Gönderi

590 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Özlediğimiz hasretini çektiğimiz bir umut rüyalarımızda görmek istediğimiz son Nebi. Denizler kadar mürekkebimiz sahra çölleri kadar sayfalarımız olsa o nebiyi ve onun rabbine olan aşkını anlatmaya yetmez. . . Ne güzel de söylemiş üstad; "Biz aşkı venüsten değil mekkeli bir yetimden öğrendik". . Gelelim usta kalem İskender Pala'nın yazdığı roman tadındaki siyere.Bir bülübülün dilinden anlatıyordu o kutlu nebinin hayatını. Onun kanatlarıyla asrı saadete uçuyoruz ve o yılları yaşıyoruz adeta. Özellikle ayetlerin nazil olduğu hadiseleri çok güzel anlatmış. Sonuç olarak kitaplıklar dan eksik olmayacak nesilden nesile okutulacak bir kitap olarak düşünüyorum. . . . Uzun gecelerin gözyaşlarını en iyi bülbüller bilir, tenhada ağlayan aşıkların derdini en iyi onlar anlar. . . . Gözler kör değildi,ama göğüslerdeki kalpler kör idi. . . . "Vallahi amcacığım, bu davayı terk etmem için güneşi sağ elime, ayıda sol elime verseler, ya ben bu uğurda ölmedikçe ya Allah beni galip kılmadıkça davamdan vazgeçecek değilim!" . .
Bülbülün Kırk Şarkısı
Bülbülün Kırk Şarkısıİskender Pala · Kapı Yayınları · 202010,5bin okunma
·
12 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.