Gönderi

314 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 3 days
Dokunmadan
Hasta olduğunu ve çok yakında öleceğini öğrenen Adalet, ilk gerçek günahıyla yüzleşir ve bir an önce bu büyük yükten kurtulmak ister. Yalnızlığının tek tesellisi, sırdaşı, yoldaşını da yanına alarak çocukluk arkadaşı Mahsun'a kadar uzanan bir yolculuğa çıkar. Bu yolculukta, yeni tanıştığı Sadi Seber'le kontrolsuz bir yakınlık kurar; bir taraftan geçmişin ağırlığıyla hesaplaşmak, bir taraftan yalnızlığını ve kimsesizliğini bir yabancıyla paylaşmak fazlasıyla yorucudur. Mahsun'u da bulur bulmasına; hesaplaşır, yüzleşir, ama yeniden başlayacağı, temize çekebileceği bir hayatı kalmamıştır. Ölümün soğuk kıyısından; özlemle, hüzünle, pişmanlıkla seslenir: "Bir hayatım daha olsa, korkmadan dokunmak için yaşardım onu. Bir keklik beslerdim ellerimle, varsın uçsun sonunda. Bir çiçek büyütürdüm, varsın solsun sonunda. Bir omuz ısıtırdım, varsın gitsin sonunda. Dokunurdum. Ben eriyene dek, o eriyene dek, biz hiçleşip karışıncaya dek bu derin boşluğa, dokunurdum. Ama yok bir hayatım daha. Bir hayat daha yok." Herkesin kendini, geçmişini, sustuklarını ya da konuşamadıklarını sorgulayabileceği, biraz mizahın, yer yer hüznün eşlik ettiği, pek çok duyguya aynı anda yer veren, sürprizli bir yol hikâyesi...
Dokunmadan
DokunmadanNermin Yıldırım · Hep Kitap · 20175.8k okunma
·
82 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.