Emily Bronte ve Jane Austen gibi kadın yazarların aksine farklı konular işleyen George Elliot, dönemin şartları dolayısıyla kendi ismini kullanmamış.
Kitabın başında Silas'ın yaşadığı haksızlık ve adaletsizliklere karşı dönemin dini yapısı eleştirilirken, ilahi adaletin yerini bulması ile yazar kendi içindeki çelişkiye vurgu yapmıştır.