Merhaba arkadaşlar
Bugün size kalemine bayıldığım bir yazarın yorumuyla geldim
Kitapta neler yoktu ki, aşk, polisiye ve gizem.
Akıcı ve sürükleyici bir kitaptı.
Biraz konusundan bahsedersem,
Spoiler içerir ona göre
Gazeteci Zeynep, işte sabahladığı bir gün eve geldiğinde yatağında tanımadığı bir kadın cesedi ile karşılaşır olaylar böyle başlar. Zeynep, 3 yaşında babasının onları terk etmesi ve annesinin de 5 yaşında iken intihar etmesi sonrası 13 yaşına kadar anneannesi ile kalır tabi ölümler ayrılıklar peşini bırakmaz Zeynep'in anneannesini de kaybeden Zeynep, teyzesinin yanında reşit olana kadar kalır. Sonra hem çalışıp hem okur. Ve yapmaması gereken bir şey yapar. Babasının peşine düşer. Ve istenmeyen çocuk olan Zeynep, babasının gözüne girmek için, sadece birazcık sevilmek için neler yapar neler ama bu kadar gaddar bir babaya ne yapsan fayda etmez. Zeynep çok güçlü bir kadındır. Vazgeçmez asla.
Savcı Güçer'in bir gece kapısı çalar ve karşısında sarhoş yan komşusu olduğunu zannettiği bir kadın görür. Kadın ayakta zor duruyordur. İnsanlık görevi deyip ona yardım eder kadını onun yatak odası sandığı yatağa yatırır ve evine döner. Sabah yan daireden duyguyu çığlık ile işler karışır. Dün yatağa yatırdığı kadın aynı yatakta ama bu sefer ölüdür. Hemde çok kötü bir şekilde bulunur her yer kan gölüdür. Kadının parmakları kesilmiştir. Vücudunda ki kesikler hem çok hem de çok derindir makdulü son gören kendisi olduğu için, hem tanık hem de katil zanlısıdır.
Savcı Güçer'in katili bulmak için canla başla çalışması sırasında sizde onunla katili arıyorsunuz okurken. Olaylar o kadar karışıktı ki yok artık dediğim yerler çok oldu. Sonuca ulaşılması çok uzun sürdü. Bu arada Güçer hem katili arar hem de Zeynep ile aralarındaki çekimden uzak durmaya çalışır.
Aşk, çaldı mi kapını ne yaparsan yap kaçamazsın ondan
Bu kitabı okuyun dememe gerek var mı mutlaka okuyun diyorum o zaman
İyi okumalar diliyorum
Kitapla kalın