Öncelikle belirteyim ki eğer kitabı okuma noktasında tereddütler yaşıyorsanız hiç tereddüt etmeden okumanızı tavsiye ederim. Pişman olmayacağınız hatta tam aksine iyi ki okumuşum diyeceğiniz bir kitap olacaktır diye düşünüyorum. "Yenisini alırız" telkiniyle büyütülmüş ve herşeyin bir 'muadili'nin, bir 'aynısı'nın, bir 'yenisi'nin mevcut olduğuna inandırılmış çocukların büyüdüklerinde yapıp ettiklerini de görmüyorum zira. Dün bozulan oyuncağın 'tamiri'ne değil 'yenisi'ne yönlendirilmiş çocuklar, bugün bozulan dostlukların 'tamiri'ne değil, 'yenisi'ne yöneliyorlar çünkü. Filan arkadaşınla aran mı bozuldu? Üzülme canım, yenisini alırsın. Filan dostunun kalbi sana karşı kırık mı? Merak etme, henüz kırmadığın bir kalbi dost ediniver, olsun bitsin. Evliliğinde işler ters mi gidiyor, boşanıver canım; yenisini bulursun. Dostluklarda, arkadaşlıklarda ve evliliklerde böylesine yıpranmışlık; yaşanmış ortak hayatların bu kadar kolay ve bu kadar duyarsızca silinip atılması, çocukluk yıllarından itibaren duymaya başladığımız, o telkinle birebir ilişkili görünüyor bana: "Yenisini alırız." Metin Karabaşoğlu kitaplığına bir yenisi eklenmiş oldu. Metin abi sayesinde düşüncesel anlamda ki bazı yanlışlarımı farketmiş oldum. Hatalarımı farketmekle beraber de bazı müşkillerimi de halletmiş oldum ve ileriye dönük yaşantımıda etkileyebilecek bazı ipuçlarını almış oldum.

Oyuncak TamirhanesiMetin Karabaşoğlu · İz Yayıncılık · 2018976 okunma

·

28 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ahmet Can ÖNLÜ