Stefan Zweig' in okuduğum ilk eseri. Amok kelimesini daha önce hiç duymamıştım. Kitabı okumadan önce bu kelimeyi araştırdım. Hiddetle saldıran, öldüren, gözü kara anlamında... bir nevi bir " Cinnet Hali " . Güney-doğu Asya da kullanılan bir terim. Yazarımız bu cinnet haline sahip olan kişinin duygu durumunu, hissiyatını yaptığı betimlemeler ile okuyucusuna inanılmaz bir şekilde yaşatıyor. Soluksuz okunan bir eser bence. Hindistan da gecen bir olay. Eserdeki kahraman bir amok koşucusu. Ağır depresyon sonucu bir cinnet hali içinde olan nasıl geliştiğini kendisi bile bilmeyen , istemsiz şuur kaybı ve saldırgan tavırlar sergileyen bir doktor. Kendisinden yardım isteyen bir kadın. Bu kadına yardım etmeyi reddeder.Sebebi Kadının hesap sorar tavrı karşısında öfkelenip bunu gururuna yediremez . Sonrasında kadına yardım etmediği için bunu vicdanı mesele haline getirip kadına yardım etmesi gerektiğini düşünüp bunu bir saplantı haline getirir. Tıpkı bir amok koşucusu gibi yapmak istediği ulaşmak istediği şey için sürekli koşması...Bu yolda kendi yok olana kadar ya da başkasının kendisini yok edene kadar sürekli koşması... Okunmaya değer muazzam bir eser...