Daha önce hiç kitabını okumamış olduğum bir yazarla bu kitap aracılığıyla tanışmayı bir şans olarak görüyorum. Çünkü şu an diğer eserlerine olan merakımın uyanmasını sağlayan bir kitap oldu ki zaten bu yazarların eserlerinden bana göre beklediklerini düşündüğüm bir işlevdir.Kitabın ilginizi çekmesini sağlıyacağını düşündüğüm biraz olsun içeriğinden bahsedeyim. Konusu gerçekten başlıkla uyumlu şekilde kitabın geçtiği Amerika’daki büyük buhran dönemlerinin yakın tarihlerinde insanların iş ve yemek bulmak için girdiği mücadelelerin içinde bizim yemeklerini dilenmek veya ufak tefek bir kaç iş ile kazanmaya çalışan trenlere kaçak binerek tüm ülkeyi dolaşan serserilerimizi anlatıyor. Kitabın bu yüzey hikayesinin altında Jack London’un bu hayatı neden sevdiğinin ve ona hayata dair neler kattığının da bir iç muhasebesi yatıyor. Bu kadarı yeterli olur sanırım,kitabın heyecanını ve sizi sürükleyişini bozmak istemem. İyi okumalar..