Gönderi

Her semtini karış karış bildiği İstanbul'dan koparak kendini Nil nehrinin hayat verdiği Mısır'ın bir kasabasına atan Mehmed Âkif'in dostlarına yazdığı ilk mektuplarda bu Hilvan münzeviliğinden memnun olduğu görülür. Burası onun gözünde bir şeyleri unutmak ve unutulmak için ideal bir yerdi. Âkif'in MIsır'a gidişinden yirmi gün önce ziyaretine giden Rûhi Naci Sağdıç, şairin ağzından şu cümleleri işitmişti: "Uzun bir sükûna muhtacım... Kafamı derüp toparlayabilmek için unutmaya, unu- tulmaya muhtacım!." Akif'in bu cümlelerinden vatanında kendisini rahatsız bir şeylerin olduğu açıkça anlaşılıyordu, bu sıkıntıdan kurtulmak için Âkif'in bulduğu çâre de yine Akifçe'ydi: Unutmak ve unutulmak!
Sayfa 25
·
12 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.