Gönderi

Torununu mescide getirdiği bir gün secdeyi fazlasıyla uzatmıştı. Cemaati oluşturan müminler vahiy geldiğini sandılar ve secde halinde beklediler. Uzun bir secdenin arkasından namazı bitirince merakla sordular: ‘Ey Allah’ın Resulü.’ vahiy mi geldi?’. ‘Hayır’ dedi: ‘Secde sırasında torunum omzuma bindi. Onun inmesini beklediğim için secdeyi uzattım. [155] Aynı olayı bir sahabe ise şöyle anlatıyor: ‘Allah’ın Resulü gündüz namazlarından birisinde torunlarından birisi kucağında olduğu halde mescide geldi. Öne geçip çocuğu yere indirdi. Sonra namaza durdu. Biz de kendisine uyduk. Namaz sırasında secdelerden birisim o kadar uzattı ki, merak ederek başımı kaldırıp bahtım; ne göreyim çocuk secde eden Resulüllah’ın sırtında değil mi? Secdeme geri döndüm. [156] Bizzat şahit olduğu benzer bir durumu ise Ebû Hureyre şöyle anlatmıştır: ‘Resulüllah ile birlikte yatsı namazı kılıyorduk. Resulüllah secdeye vardığı zaman Hasan ve Hüseyin sırtına çıkıyorlardı, Resulüllah secdeden kalkarken onları gayet nazikçe sırtından indiriyor, tekrar secdeye vardığında onlar tekrar aynı şeyi yapıyorlardı. Namazı bitince birini bir yanına diğerini öbür yanma oturttu. Ben yanına varıp ‘Ey Allah’ın Resulü, onları annelerine götüreyim mi?’ diye sordum. ‘Hayır’ dedi. O esnada bir şimşek çaktı. Resulüllah, çocuklara ‘Haydi annenize gidin’ dedi. Çocuklar da kalkıp gittiler.
Sayfa 239Kitabı okudu
·
2 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.