●Sıradışı ve sağlam bir kurgusu olan, okurken okuyucuyu meraklandıran bir kitaptı Gürpınar'ın okuduğum bu ilk romanı. Ancak kusursuz değildi. Öncelikle bazı cümlelerin kuruluş şekli, verilen edebi hazzı azaltıcı nitelikteydi, daha ustaca cümleler kitabı daha değerli hale getirebilirdi. ●Bunun dışında bir de romanın tekniğiyle ilgili bir kusur vardı. Yazar kitabında bir takım bilimsel bilgiler vermeyi amaçlamış ancak bu bilgiler romanın kurgusu içinde eriyememiş. Romanla harmanlanamamış, kopuk ve ayrık durmuş. Bu sebeple okuyucuyu sıkan, kitaptan uzaklaştıran bölümler olmaktan ileri gidememişler. ●Yazar hakkında yaptığım araştırmada natüralist olduğu bilgisine ulaştım. Natüralizmin romanlarda kendini nasıl gösterdiğini araştırıken kitaplarda bilimsel bilgilere yer vermenin bu akımın bir özelliği olduğunu öğrendim. Ve yine yaptığım araştırma neticesinde Gürpınar'ın, Ahmet Mithat Efendi'nin izinden gittiğini öğrendim. Bilindiği üzere Ahmet Mithat Efendi toplum için sanat yapan bir sanatçıydı. Amacı okuyan bir halk yaratmaktı. Bu sebeple hem Ahmet Mithat Efendi'nin hem de onun izinden giden Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın romanlarında kullandığı dil, halkın bütün kesiminin anlayacağı basitliktedir. Fakat yazıldığı döneme göre düşününce basit kalan bu dil, günümüze göre düşününce eski türkçe kelimeler barındırdığı için basitlikten bir parça uzaklaşmıştır. Ancak bilhassa bir parça diyorum zira romanın akıcılığını bozacak yoğunlukta değildi hiç bir şekilde. ●Bu kitapla ilgili yapılan yorumlara biraz göz gezdirdiğimde herkes için ortak olan noktanın kitabın mizah öğesini barındırdığı yönündeki düşüncesiydi. Ancak ben cehaleti gülünecek bir öğe olarak bulmuyorum ve gülemiyorum, bu sebeple bana göre bu kitap komik değil olsa olsa trajikomik olarak kategorize edilebilir. ●Verdiğim ipucu üzere cehaleti başlıca konu edinen bir kitaptı. Araştırmayı ve öğrenmeyi reddeden bir kesimin nasıl kolay kandırılıp, alay konusu edilebildiği gözler önüne serilmişti. Bilgisiz insan kolay yönlendirilir ve kolay korkutulur. Başkarakter olan İrfan Galip tüm bunların bilincinde olan bilgili ve kültürlü bir gençtir. Ve kadınlara olan sözde düşmanlığından onları kandırıp, korkutup, eğlenmektedir. Kitabın başında tanıtılan İrfan, evlenilecek bir kadın olmadığı yönündeki ümitsiz düşüceleriyle bana Mehmet Rauf'un 'Eylül' kitabında tasarladığı 'Necip' karakterini anımsattı, aynı tabiatta oldukları kanaatine vardım. Ancak sonradan çok farklı olduklarını anladım çünkü Hüseyin Rahmi'nin İrfan'ı kadınlardan yüz bulamadığı için kendini kandıran bir karakterdir. Yüz bulduğu ilk kadına, üstelik hiç yüzyüze görmediği bir kadına ölesiye duygular beslemesi bu zayıflığın bir göstergesidir. ●Yazarın bir diğer özelliği eserlerinde İstanbul'un sokaklarını tüm gerçekliğiyle yansıtması ve karakterleri ait olduğu sınıfa göre konuşturabilmesidir. Bilhassa kitabın ilk bölümü bu söylediklerimi kanıtlar niteliktedir. Ancak sizde benim gibi kitaplarda karakterin kendi yörelerinin ağzıyla konuşturulmasını ve mahalle kültürünü sevmiyorsanız kitabı okumak istemeyeceksinizdir. Size tavsiyem biraz sabır göstermenizdir çünkü kitap tamamıyle bittiğinde mutlu bir şekilde kapatacaksınız kapağını. ●Yazarın kitabına konu ettiği ikincil konu ise, memleketimizde kadınlara yüklenen rol ve kadının sosyal hayattaki konumudur. Kadınların ayıplanma ve dışlanma gibi yaptırımlarla nasıl baskılandığı kadın karakterin üzerinden anlatılmıştır. İnsanların bir türlü kendi hayatına odaklanamayıp, başkalarının hayatlarıyla ilgili iftiraya varacak yorumlar yapmaları kadının üzerindeki baskıyı artıran bir unsurdur. Üstelik bu baskıcı söylemlerin bir kadın tarafından yapılması beni en fazla üzen noktadır. Ancak bu memleketin 'başkaları ne der' düşüncesinden sıyrılmış, kendi yolunu çizmeye muktedir, cesur kadınlara ihtiyacı vardır. Eğitimli ve cesur kadınlara. Umarım bir gün bu kadınlarımızın sayısı azımsanamayacak kadar çoğalır ve Hüseyin Rahmi yattığı yerde mutlu olur...

Kuyruklu Yıldız Altında Bir İzdivaçHüseyin Rahmi Gürpınar · Bilge Kültür Sanat Yayınları · 201517,3bin okunma

70 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Miss Nobody