Güzel bir kitabı inceleyeceğiz bugün, son derece farklı ve alıntı yapmaktan doğru düzgün okuyamadığım bir kitap. O kadar çok alıntı çıkardım ki yavaş yavaş paylaşacağım sayfam alıntılara boğulmasın diye :) Nazlı ve Ezel İngiliz Edebiyatı okuyan iki üniversite öğrencisidir. Nazlı her sınavda birinci olmaya alışmış son derece çalışkan (ve aslında biraz sinir bozucu gelecek size:) biridir ancak Jane Austen ile ilgili bir sınavda ikinci olduğunu görür, hatasını öğrenmek için hocasının yanına gider ve hocası Nazlı'nın bu takıntılı tutumumu görünce Nazlı'yla Ezel'den birlikte Jane Austen'la ilgili bir ödev hazırlamasını ister. Bu şekilde Nazlı, Ezel'le tanışmak zorunda kalır. "Jane Austen'ın masasına dokunmak istiyorum mesela, Dante'nin Beatrice ile karşılaştığı o sokaktan geçmek istiyorum. Hemingway'in kendini öldürdüğü o silaha dokunmak istiyorum. Notre Dame Katedrali'nde 'yazgı' kelimesini arayıp parmaklarımı o duvarlarda dolaştırmak istiyorum." Kitap bu şekilde başlıyor ama o kadar güzel bir şekilde devam ediyor ki... Kitapta Jane Austen, Shakespeare ve Hemingway ile ilgili onlarca alıntıya rastlıyorsunuz. Karakterlerimizin arasında kitaplar sayesinde öyle bir ilişki yaşanıyor ki eriyerek okuyorsunuz kitabı. Karakterlerin sürekli farklı kitaplar hakkında sohbetleri olduğu için şunu söyleyebilirim, okumadan önce mutlaka Romeo ve Juliet, Bir Yaz Gecesi Rüyası ve Gurur ve Önyargı'yı okuyun... O şekilde okurken daha da keyif alacaksınız. "Hemingway okuyorum, çünkü av tüfeğiyle kendini vuran bir adamın söylemediği şeyler vardır." Kitabın şahane baskısına değinmek istiyorum. Normalde 12 kitaplık bir seri. Üçlü Setini aldım ve o kadar güzel bir baskısı var ki kitapların, anlatılmaz görülür... Bu arada bu serinin kitapları birbirinden bağımsız olsa da şunu söylemeliyim, ilk kitabın sonlarında ikinci kitaptan bir karakter bir bölümlüğüne karşımıza çıkıyor, geldiğinde zaten anlıyorsunuz kim olduğunu çünkü diyaloglar arasında ikinci kitabın ismi geçiyor. Bu şekilde... Ben beğenerek okudum ve diğer kitaplarını da sınava çalışacağım dönemlere bıraktım çünkü çok akıcılar. Herkese iyi okumalar diliyorum:) "İnsan soğuğun kokusunu alabilir miydi doktor? Burnumdaki bu buz kokusu, gözlerimi kapatıp haykırarak ağlama arzusu nedendi?"

00.00 Biri Sizi DüşünüyorN. G. Kabal · EPHESUS YAYINLARI · 07,2bin okunma

·

510 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ebrus.