Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Kadına Yönelik Şiddetin Döngüsü - #25Kasım
1. Gerginliğin tırmanması aşaması: Fırtına öncesi sessizlik dönemi olarak tarif edilebilir. Şiddet uygulayan erkek gerilim yaratır, kıskançlık gösterir, küçük şeylerden kavga çıkarır, kadının tüm yaşamını kontrol etmeye çalışır, psikolojik şiddet uygular. Kadın ise bu aşamada, elinden geldiğince gerginliği azaltmaya çalışır. 2. Şiddet aşaması: İç veya dış sebeplerle Şiddet uygulayan erkeğin öfkesi birdenbire tırmanır; erkek öfkesini kontrol etmez, fiziksel şiddet uygular ve şiddeti uyguladıktan hemen sonra bahaneler sunmaya başlar. Fiziksel şiddetin başladığı bu aşamada şiddetin boyutları değişebilir. Bu dönemde, kadının erkeğin öfkesini yatıştırabilmesi mümkün değildir. Tek yapabileceği, kendisinin ve çocuklarının yaşadıkları şiddetten en az zararla çıkmalarını sağlamak olabilir. 3. Balayı aşaması: Şiddet uygulayan erkek, kadının gönlünü almaya çalışır, pişmanlığını dile getirir, özür diler, değişeceğine ilişkin sözler verir, hediyeler alır, durumun “normale” dönmesi için ilgili, sevecen ve yapıcı bir tutum sergiler. Kadın ise erkeğin bu tutum ve davranışlarına inanmak ister, yeni bir şans verir. Fakat bu dönemden sonra erkek tekrar gerilimi arttırıcı davranışlarda bulunur ve yeniden birinci aşama olan, gerginliğin tırmanması aşamasına geçilir. “Şiddet döngüsü” terimi, şiddetin kuşaktan kuşağa öğrenme ve model alma yoluyla aktarıldığını anlatmak için de kullanılır. Her türlü şiddet, öğrenilmiş, seçilmiş, denetlenebilen bir davranış biçimi olmasına rağmen, hem şiddet uygulayan kişi hem de erkek egemen toplum tarafından yaygın bir biçimde “kontrol edilemeyen ve irade dışı” bir davranış gibi gösterilmeye çalışılır. Oysa şiddet seçilmiş yani iradi bir davranış biçimidir. Mor Çatı Vakfı
··
38 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Anıl Onur okurunun profil resmi
saygının cinsiyeti olmaz ''saygı'' ırkçığı yapmayalım. Hala şunu aşamadık. Doğruyu biriktirip yüceltmeyi, yanlışa dur deyip düzeltmeyi öğrenmeliyiz. Buna, birey olarak kendimizden başlamalıyız, başkalarını suçalamak olan yanlışı düzeltmez aksine kaosa sürükler. Çevre kirliliğinden bahsedildiğinde, kimse çevreyi kirletmez, yerlerde tek izmarit bile bulamazsanız, kadına şiddetten bahsedince, herkes mükemmeldir, kimse sokakta kadının giyiminden tutun edasına kadar bir yanlışta bulunmaz. Eeee haepimiz mükemmeliz madem neden 21. yy da hala bunları konuşuyoruz? Anlatabilmişimdir umarım. Saygılar
Nisâ okurunun profil resmi
Bu iletide "Saygı Irkçılığına" dair en ufak bir ibare bulamazsınız. İletiyi buraya çekmeniz bile asıl sizin saygı ırkçısı olduğunuzu gösteriyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.