Ayrı olmadan doğan kaygıyı azaltmanın bir yolu
olan uyum göstermeye ek olarak, çağdaş yasamın bîr
başka etkenini de gözönüne almalıyız; çalışma düzeniyle
eğlenme düzeninin etkileri» insan «dokuzdan beşe
» çalışan bir kişi olarak İş gücünün ya da yöneticiler
Ve kâtipler gibi bürokratik gücün bir parçası olmuş»
tur. Çok az insiyatife sahiptir. Görevleri, işin yönetmeliği
ile çizilmiştir. Basamağın, üstündekîlerle altındakiler
arasında çok uz bir fark vardır. Hepsi, yönetmeliğin
yapının tümü için, belirlediği işi, belirlenen hız
ve belirlenen tarzda yaparlar, Hatta duygular bile tanımlanmıştır:
neşe, hoşgörü, güven, tutku ve hiç kim»
şeyle çatışmadan herkesle geçinebilme yetisi. Eğlence
de bu denli zorlayıcı bir yolla olmasa bile, benzer şekilde düzenlenmiştir» Okunacak kitaplar, kitap külubunce seçilir. Filmler filmcilerle sinema sahipleri tarafından
verilen ilânlarla saptanır. Geride kalanlarsa,
hep yeknesaktır: arabayla pazar gezintisi, televizyon
programları, kâğıt oyunları ve toplantılar. Doğumdan
ölüme, pazartesinden pazartesiye, sabahtan akşama
tüm faaliyetler düzenlenmiş bir örnek hale getirilmiştir.
Bayi esi bir düzenin ağma düşen kişi, insan olduğunu,
tek bir birey olduğunu nasıl hatırlar? Düş kırıklığıyla,
üzüntüyle, sevgi özlemi, hiçlik ve ayrı olma korkusuyla
doluyken yaşama şansına bir kez sahip olduğunu
nasıl aklına getirebilir?