İnsanın gerçek mutluluğu için hayatında izlemesi gereken gerçek yol, başka değil, ancak fıtratın gösterdiği yoldur. Gerçek kazanç ve mutluluk yolu olan bu yol, insanın ve Kainat'ın yaratılış kanunlarıyla da tıpatıp uygunluk içindedir.Bununla birlikte, bireylerin kaprislerine ve duygusal tercihlerine denk düşebilir de düşmeyebilir de. Önemli olan, bireyin duygularının ve dürtülerinin fıtratı izlemesi ve onunla ahenk halinde olması gerektiğidir.Aynı şekilde, bir insan toplumu da, sahte ve yapmacık ideallerin zayıf, kaygan ve sallantılı zeminini değil, gerçeğin sağlam temelleri üzerine oturmalıdır.
İslâm'la 'medenî yasalar' arasındaki fark işte burada yatmaktadır.Sıradan sosyal yasalar çoğunluğun arzularına ( %50+1 ) göre çıkarılırken, islâm, kendi yasalarını İlâhi İrade'yi temsil eden fıtratın istemlerine göre düzenler. Bu nedenle, Kur'an-ı Kerim, yasama hakkını yalnızca Allah'a tanır:'Hüküm yalnızca Allah'ındır...' ( Yusuf-40)
' Yakîn sahibi bir topluluk için, hükümde Allah'tan daha güzel kim vardır ? ' ( Maide-50)
İslam'ın hakim olmadığı insan toplumlarında, adaletin ilkeleri ve toplumun gerçek çıkarlarıyla uygunluk hiç dikkate alınmadan,ya çoğunluğun niyetleri, ya da güçlü bir zorbanın emirleri yön verici olmaktadır. Buna karşılık, gerçek İslâm toplumunda yetki hakla adaletin olup, ferdi çıkarlar ancak tamamlayıcı öge durumundadır. Açıklık getirilmesi gereken bir başka yanlış anlama, her türden serbestlik ve refahın tadını almış ve kendilerini İslâm'da var olan türde sınırlamalara maruz bırakmayacak durumdaki modern toplumların sosyal ruhuna İslâm'ın pek sempati duymadığı düşüncesidir.
Şüphesiz hayatın her alanında görülen ahlâki çözülme ve toplumu çökertip, varlığını ta temelinden tehdit eden her türlü fasit ve zalim uygulamalar karşısında, İslâm'ın ruhuyla günümüzün sapmış talihsiz insanlığı arasında öyle fazla yakınlık bulmak hiç de mümkün değildir. Bir yandan mevcut statükoyu ne pahasına olursa olsun koruyup, öte yandan İslâm'ı kıyısından köşesinden uygulamakla insanlığı kurtarma ümidine kapılmak sadece ham hayaldir. İsminin üstüne demokratik etiketi yapıştırılmış bir dikta rejiminden demokrasinin faydalarını ummak gibidir bu.
·
7 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.