Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

520 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Uzun zamandır okumak istediğim ve tamda doğru zamanda okuduğuma inandığım muhteşem bir kitap ile geldim. Öyle bir kitap okudum ki ne söylersem söyleyeyim, hissettiklerimi anlatmak çok zor olacak benim için. Yazarın daha önce #beyazdiş ve #vahşetinçağrısı kitaplarını okuduğum için bu eserini de seveceğimi biliyordum ama ben sevmekle kalmadım, kitaba bağlandım. Bitirdiğim halde yanımdan ayıramıyorum ve açıp açıp alıntıları okuyorum. Tabi ki bütün kitabı da postitle doldurdum. Sadece beni zorlayan şey metne eklenen notların sayfanın altında olması yerine kitabın son sayfalarına basılmış olması oldu. Başlarda hevesle arka sayfaları çevirsem de kitabın yarısında pes ettim ve notları okumadan ilerledim. Ama bu kitabı daha sonra tekrar tekrar okuyacağım için notları da o zaman okumayı planlıyorum. Bu kitap Jack London' ın ustalık eseri olarak nitelendiriliyor ve bence sonuna kadar da bunu hakediyor. İnsanları, soylu kesimin yozlaşmasını, iki yüzlülüklerini, görüntülerinin aksine boş bir kabuk olduklarını, burjuva kesimin sahteliğini çok güzel işlemiş yazarımız...⁣ Ve kitapta en sevdiğim şeylerden biri Jack London' ın Martin'i yazarken kendi hayatından izler sunması oldu. Yazarın hayatından büyük kesitler yer alıyor kitapta. Yazarın hayatını biraz araştırıp okumak kitabı daha anlamlı hâle getiriyor. ⁣ •⁣ Martin Eden denizcilikle kendini geçindiren, parası bittiğinde gemilerde iş bularak geçimini sağlayan, hayattan bir beklentisi olmayan genç bir delikanlı. Hayatı üst sınıftan birinin hayatını kurtarması ile bir anda değişir. Kurtardığı kişinin evine davet edildiğinde karşılaştığı ev ve evin kızı Ruth'a aşık olması ile bambaşka bir hâl alır. Ruth'un eğitimli bir hanım olduğunu gören Martin onun hayatında yer edinebilmek için hayatını okumaya, kitaplara ve kendini geliştirmeye adar. Kütüphaneye üye olur ve nezaket kurallarını öğrenmeye ve her ne bulursa okumaya başlar. Ve arada sırada Ruth ile sohbet etmek hayatının vazgeçilmezi olur. Ama artık öğrenmeye ve bilgiye aç bir Martin vardır. Ruth'a olan aşkı onu yazmaya sürükler ve iyi kötü ne yazarsa dergilere yollayıp geçimini böyle sağlamaya çalışır. Hayatından izler taşıyan yazılarını Martin çok beğense de işler onun istediği gibi gitmez. Bir süre sonra herkesin okulda öğrendiğinden daha çok bilgiyi sadece okuyarak öğrendiğinin ve soylu kesim dediği ve eğitimlerine sonuna kadar güvendiği kişilerin birer boş kabuk olduğunun farkına varır. Yazarlık yolculuğunda büyük hayal kırıklıkları yaşasa da, yeri gelir aç kalır, yeri gelir bisikletini, takımını rehinciye bırakarak zor zamanlar geçirse de yazma aşkından vazgeçmez. Ruth sevdiği kadın bu durumdan hoşlanmayıp, sabit bir iş bulmasını istesede o yazmaktan vazgeçmez. Ve sonunda hayallerine kavuşur. Ama Martin büyük bir boşluğa düşer. Bunca zamandır uğraştığı şeylerin o kadar da önemli olmadığının farkına varır.  Parası yokken, o zorluk çekerken yanında olmayan insanlar şimdi yanında olmaya başlayınca Martin insanlardan nefret eder. Sadece zor zamanında yanında olan insanlar için elinden geleni yapar. ⁣ Elimden bırakmadan, nefessiz bir şekilde okuduğum ama bitmemesi için de ağırdan aldığım harika bir kitaptı. Sonu beni benden aldı. Okumayan herkese şiddetle tavsiye ediyorum. Kesinlikle pişman olmayacaksınız. ⁣ •⁣
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202390,9bin okunma
··
8 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.