Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Nurullah Genç
SENSİZ KALAN BU ŞEHRİ YAKMAYI ÇOK İSTEDİM Tenha bir aleve dönüştürdüm yüreğimi bir anda Tutuşturmak istedim beni böyle umarsız Bırakıp gittiğin bu zalim şehri Yakamadım; gözlerin dikildi karşıma bir caddenin tam ortasında Yorgun ve güzel bakıyordu gözlerime, ıslak ve kırgın En nazenin türleri açmıştı papatyaların Hatıralarınla virandı içim; kuşlar kanatıyordu gönlümü Simsiyah bulutlar geçiyordu göğümden Anlamak üzreydim Neron’un Roma’yı neden yaktığını Karanlık bir koridor açıldı önümde; anlayamadım Yenik düşmüş bir Napolyon kadar mutsuzdum aslında İntiharla buluşan Hitler kadar çaresiz Yakmak üzreydim ki bu şehri, hatıraların Sağnak bir yağmur gibi boşandı üzerime Cüzamlılar geçti birden kavşaklarından şehrin Gözlerime baktılar, kızgındılar, kırgındılar Onlar da tutulmuşlar anladım sana bendeki kadar Onlar da terk ettiğin bu şehri çaresiz Yakmak istiyorlar, yakamıyorlar Saçların dikildi karşıma bir sokak köşesinde Her telinde parmaklarımın izleri parlıyordu Benzersiz kokunu alıyordu kıvrımlarından rüzgâr Cüzamlıların gözleri doluyordu saçlarına bakarken Ellerinde yalnızlığınla örülmüş O meyus mutsuzluk,o pelerin Her biri bir kenarda darmadağın Çömelip kalıyordu, yutkunuyordu Rengi kaçıyordu pencerelerde perdelerin Nereye yürüdüysem bakışın, duruşun, sesin Anladım; söndürmeliyim tutuşan yüreğimi Kendimi yakmış olurum yakarsam bu şehri Çünkü sen her şeyinle bendesin
Sayfa 445 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
··
87 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.