Diodorus'un dediği gibi, 'Heyhat, tapınaklara kaçıp tanrılara sığınan vatandaşlar için bile güvenlik kalmamıştı; tanrılara olan inanç ve saygı zalim insanoğlunun ayakları altında çiğnenmişti: bütün bu suçları Yunanlılar Yunanlılara, hısım hısıma ve kendi ülkelerinde, hem de barış zamanında, doğanın yasalarına da, ittifaklara da, tanrı sayısına da kulak asmaksızın işlemeye cüret ettiler; olanları duyunca sadece dostlar değil, aklı başında her insan gibi düşmanlar da bu huzursuz halkın durumuna üzülmekten kendilerini alamadılar.'
İktidar Bertrand Russell
Diodorus'un bahsettiği olaya açıklık getirmek gerekirse:
Olay Eski Yunan Site şehirlerinden birinde geçer, mütevazi bir aileden gelip zengin bir vatandaşın malına koman Agatokles, gücü ele geçirmek için gösterdiği sürekli gayretleri nedeniyle iki kez Siraküza'dan sürgün edilmiş bir Sicilya vatandaşıdır.
Birinci sürgünde sorun çıkaracağı bilindiği için öldürülmek istendi. Lakin akıllıca bir hamle ile suikastı sezen Agatokles yoksul bir köylü ile kılık değiştirerek kurtuldu.
İntikam almak adına Siraküza sakinlerini uzun süre uğraştırır ve sonunda aralarında anlaşma sağlanır siteye geri döner. Kendisine İkinci kez komplo kurulmuş olduğu düşüncesiyle askerleri ayağa kaldırdı ve 600 kişilik seçkinler meclisinde bulunan kırk kişiyi kılıçtan geçirdi.
Daha sonra 600 kişinin malını yağmalamak adına askerleri sokaklara döktü ve askerler olayı merak edip başını dışarıya uzatan her Siraküza vatandaşını öldürdü.
2400 yıl önce ile şimdi arasında değişen bir şey yok. Birkaç yıl öncesine kadar Ezidiler İşid terör örgütünden kaçarken sığınacak tek bir yerleri kalmıştı. Kutsal tapınakları olan Laleş..
·
12 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.