Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

1015 syf.
7/10 puan verdi
·
16 günde okudu
Kalın mı kalın bir Tolstoy romanının daha sonuna geldim. Kitap boyunca öncelikle eleştirdiğim şey. Fransızca konuşmalarıydı. Hatta bir yerde Levin bu dil ile aslında kendi duygularını yansıtamadıklarını, kendilerini yabancılaştırdıklarına benzer bir şey söylüyordu. O kadar hak verdim ki. Bir ülke için dil herşeydir. Dil çökerse bence her şey çöker ve ne yazık ki bir Fransızca özentisi baş göstermiş durumda Rus toplumu arasında. Diğer bir şey tabi ki sınıf farklılığı. Soylular ve köylüler. Ama Levin köylü hayatının daha sıcak olduğunu söylemişti ve yine bence burada da haklı. Sosyete de insanlar genel olarak yapmacık ve duygularını, hissettiklerini değil de olması gerekeni söylüyorlar hep. Kitapta her karakter bence başlı başına bir inceleme konusuydu. Açıkçası Stepan Arkadyeviç'i hiç sevmedim. Karısını aldatan, zevk sefa düşkünü, sorumluluk bilinci düşük basit bir adam benim gözümde. Levin ise benim için kitabın asıl karakteriydi. Onun düşünceleri, olaylara yaklaşımı, tepkileri... tüm bunlar bence kitabın asıl konusuydu. Anna'nın eşine ise hayran olmamak elde değil bence. Evet biraz soğuk bir karaktere sahip ama mükemmel bir kalbi de var. Anna'ya gereğinden fazla tahammül gösterdi ve şans verdi. Anna ise hepsini geri tepip sevgi uğruna herşeyi yakıp yıktı. Bence sevgi her şey değildir. Anna çökmüş, ne yapamayacağını bilemeyen bir karakterdi ve kendi sonunu kendi hazırladı bence. Sürekli mutluluk peşinde koşarken aslında mutluluğu yitirdi. Mutluluğun ne olduğunu unuttu. Ve Vronskiyi bile kendisiyle mutsuzluğa sürükledi. Sevgi, aşk bu şeylerin hiçbir zaman kalıcı olduğunu düşünmedim ve bu kitapta nedense bu düşüncemi doğruladı. Herkes Anna'ya kötü gözle bakarken Anna'nın insanlara anlam veremeyişi biraz tuhaftı yani. Onca şeyi yaparken ne olmasını bekliyordun? Bilemiyorum. Aldatmak benim sınır çizgim olduğundan bu konuda Anna'yı anlayamıyorum. Özellikle bir anne olduğu için yaptıklarını da onaylamadım zaten. Çocuklarını düşünmeliydi Kitapta beni sinir eden bir nokta da kadın haklarıyla ilgili bir noktada ki saçma düşünce oldu. " Kadın özgür olmak, aydın olmak hakkını istiyor. Bunun olanaksızlığının bilincine varmak eziyor onu." Tam olarak böyle bir cümle vardı. Kadınların haklarının olamayacağını ve çalışmalarının da doğru olmadığını söylüyordu. Katılmıyorum tabiki de.. Diğer bir yandan kitapta sorgulanan bir şeyde inançtı. Bir tanrı inancı. Levin'in başından sonuna kadar sorguladığı bir şeydi. Karakterlerin düşüncelerini, hayata bakışını ve aslında yaşanabilecek olaylar karşısında verilen tepkileri güzel bir şekilde anlatmış yazar. Bununla beraber bir şeyleri sorgulamışta. Okunabilir bir eser, sadece biraz fazla fazla uzundu. Yer yer sıkıldığımı itiraf etmeliyim maalesef. :(
Anna Karenina
Anna KareninaLev Tolstoy · İletişim Yayınları · 201339,1bin okunma
··
27 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.