Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

704 syf.
·
Puan vermedi
Suç ve Ceza İnceleme-1
-Spoiler İçerir- Inceleme-1 Suç ve Ceza esasen çok yönlü olarak incelenebilir vasıfta bir eser. Çözümlenmesi kitaba ve kitaplara konu olabilir. Bu cercevede bir veya birkac yazi icerisinde analiz edilmesi olanakli degilse de; bazı kısımlar bakimindan birkac inceleme yazısında ele alınması yerinde olacaktır. Oncelikle Dostoyevski'nin kult eserlerinin karakterlerinin ana karakteristiklerini anlayabilmek adına; önceki eserleriyle bir kopuş anlamına gelen Yeraltindan Notları okumakta fayda vardır. Kimi edebiyat eleştirmenleri bu kitabı Dostoyevski'nin Suç ve Ceza, Delikanlı, Budala ve Karamazov Kardeşler olarak ilerleyen eserler serisinin 'önsözü' olarak nitelemektedir. Yeraltindan Notlar yazarin Gogol cizgisinden kopusunu ve kendisini bulmasini temsil eder. Felsefi derinligi Nietzche, psikolojik ayrinticiligi Freud'la yan yana anılır biçime girer. Dolayisiyla Yeraltindan Notlar; ufak hacmine karşın tabir-i caizse cürmünden fazla yer kaplamaktadır. İnsanlığın her yönden eylemsellik ve arayış içinde olduğu 19. yüzyılın aydın insanının karışık kafası, varoluşsal ve etik sorgulamaları, bu kaosun gündelik hayat içerisinde disavurum biçimleri neredeyse manifesto gibi ortaya konur. Bu yüzden diğer kült eserleri gibi Suç ve Ceza nin da Yeraltindan Notlar in gölgesinde okunması gerekir. Raskolnikov da tıpkı Yeraltindan Notlar kitabının ana karakteri gibi içsel-etik çırpınışlar içerisindedir. Varlığını özgün bir toplumsal-tarihsel düzleme konumlandırma arayışındadir. Buradaki en dikkat çekici nokta; Raskolnikov'un "cinayet" arka planını, kendisine kahramanlik atfedilen tarihsel kişiliklerle özdeşlik kurmak suretiyle kurgulamasidir. Bu kurgu cinayeti, cinayet olmaktan çıkaracak bir bakış açısını betimlemektedir. Roman içerisinde tefeci cinayetinin temelleri sorgulanirken sık sık Napolyon motifi kullanılmaktadır. Napolyon imgesinde cisimlesen tarihsel kişilikler milyonlarca insan öldurseler de bu "cinayet" olmamaktadır. Yerleşik kuralları diledikleri gibi ihlal edebilmekte hatta kaldirabilmekte ancak bu kuralların ihlali "suç" olarak gorulmemektedir, yaptıklarından ötürü de içsel bi azap duymamaktadirlar. Raskolnikova gore bu kişilikler sıradan değildir. İnsanlığın sıradan olmayanlar sınıfına ait oldukları içinde bu konularda tam bir beceriyle donatilmislardir. Oysa Raskolnikov cinayeti işlediği andan itibaren yerle bir olmuştur. Tefeci kadını zaman zaman hayalinde görmekte; Napolyonluk kimliğinden mevzi kaybetmektedir. Dolayısıyla "suç islemek" Raskolnikov'a ait doğal bir olgu olarak tezahür edememektedir. Bu gerçeklik Raskolnikov'un zihninde acı bir yüzleşme şeklinde gerçekleşir. Vicdan azabı duyuyor olmanın vicdan azabı kitabin satirlarina ince bir biçimde yansır. Kitabın bu satırları suç olgusunun anlamına ilişkin derin felsefi sorgulamalar içermektedir. Kanaatimce Sonya ile Raskolnikov arasında Sonya nin odasında geçen diyaloglarla beraber kitabin zirve noktasını teşkil etmektedir. Kendilerine kutsiyet, bilgelik ve beceri atfedilen tarihsel kişiliklerin kitlesel cinayetleri neden cinayetten sayilmamaktadir? Suç olgusu nesnel bir içerik mi taşımaktadır yoksa faile göre anlam kaymasına mi ugramaktadir? Raskolnikov'un açmazı belki de burada tasnifinden kaynaklanmaktadir. Suçun uğradığı anlam kayması; failin sıradan olup olmamasından ziyade egemen olup olmamasından kaynaklanmaktadır. Ve bu egemenlik kimi zaman en sıradan kimselerin dümenin başında olması şeklinde tezahür edebilmektedir. Politik egemenlikten sadır olan suç, suç olarak nitelenmezken, egemenliğin nesnesi durumunda olan halk tabakasından bir kimsenin toplumsal normları ihlal etmesi " yasaya karşı olma", "suç" olarak kavramak "zorundadir". Raskolnikov bireysel beceriler açısından sıradan bir kimse olmasa, hatta bakış açısında esasli bir motif olan Napolyon'dan bile daha üst doğal yeteneklerle bezenmiş olsa; bu yine de cinayetin ruhunda yarattığı çelişkileri ortadan kaldirmayacakti. Zira Raskolnikov'un sınıfsal konumu, bu konumunun kişinin benliğinde yarattığı eğilimler, sinirlar, gerçeklik ve olanaklar içerisine düştüğü psikolojik girdabın temelini oluşturmaktadır. Yazar tarafindan sınıfsal içerik açık bir biçimde göze sokulmamasina karşın bu hususun romanın ana kurgusunda ağırlığının bulunmadığını söylemek de mümkün olmayacaktır. Raskolnikov'un zihninde Lizaveta ile tefeci kadının ölümü arasında yapılan titiz ayrım bu hususu betimlemektedir. Kanaatimce ayrıca romanda yer alan servet sahibi sınıfa mensup karakterlerin (Lujin, Svidrigaylov gibi) tam bir etik çürüme içerisinde olmalarına karşın; kitabın ana karakterinin toplumun etik algısıyla her yönden çatışma icerisinde olan Sonya'nin önünde diz çökmesi bu sembolizmin zirvesini yansıtmaktadir. Ozellikle Marmeladov ve Katerina İvanovna'nin öznesi olduğu anlar roman içerisindeki sınıfsal bakışın en ağır yansitildigi satırlar olarak göze çarpmaktadır.
Suç ve Ceza
Suç ve CezaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022159,3bin okunma
·
17 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.