Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

261 syf.
·
Puan vermedi
Korku suçu, suç cezayı doğurur.
Çocuklar insanlığın saf temsilcisi olarak görülürler.Bir insan salt iyi ya da salt kötü olabilir mi? Dünyanın en masum canlısı olarak görünen çocuklar en tehlikeli varlığa nasıl dönüşebilirler? Bu kitap bence ders olarak okutulması gerekir diye düşünürken ingiltere'de duyduğum kadarıyla zorunlu bir ders kitabı olarak okutuluyormuş. Her zaman dile getiririm bir kitabın değeri size ne düşündürdüğü ile ilintilidir. Bu roman benim için ders niteliğinde bir kitaptı başlı başına desem yalan olmaz. William Golding 1954 yılında yazdığı Sineklerin Tanrısı kitabında insanı, içindeki kötülüğü ve kötülüğün toplumda nasıl olup da bulaşıcılığı yüksek bir salgın etkisi yarattığını anlatıyor en güzel şekliyle anlatırsak. Nobel Edebiyat Ödüllünü İngiliz yazar bu kitabı sayesinde almış sonradan öğrendiğim kadarıyla. Kitap kısa bir özetle bir kaza sonucu ıssız bir adaya düşen yaşları 6 ile 12 arası değişen çocukların hayatta kalma mücadelelerini konu alıyor. Bu süreçte iktidar hırsı, ortaya önceden konulan düzenin bozulmasına ve düzenin yerini kaosa bırakmasına neden oluyor. İyiyi ve kötüyü temsil eden iki liderin arkalarında giden diğer çocukların neden kötülükten yana taraf olabildiklerini çok güzel şekilde gözlemleyebiliyorsunuz. Bir nevi ben ilk zamanlarda konulan kurallarla yönetilmeyi, lider seçmeyi oylama ile yapmalarını demokrasi ve uygarlığa yorumlarken diğer taraftan bu uygar sistemin yerini düzensizlik ve gücün almasını tamamen faşizme benzettim. Sözlüklerde faşist, sadece kendi düşüncesini doğru belleyen ve başkalarını da o düşüncenin doğruluğuna inandırmaya zorlayan kişi olarak tanımlanıyor. Kitabı okuyanlar bilir ki yanlış bir benzetme değil genel olarak. Kitabın ileri ki bölümlerinde; çocukların korku hissini bastırabilmek için,kendilerine cesaret mi yoksa korkulara esaret mi seçeneklerini sunan kötü liderin peşinden gitmelerini konu alıyor. Daha öncesinde iyi liderin etrafında toplanan çocuklar (Toplum) adada bir canavarın varlığını her düşündüklerinde kabuslar görmeye başlamaları kötü liderin arkasında gitmelerinin en büyük nedeni oluyor. Korkulan biri mi sevilen biri mi? Niccolo Machiavelli, bundan 500 yıl önce "Sevilen biri mi olmak, yoksa korkulan biri mi olmak daha iyidir?" sorusunu “korkulan insan olmak sevilen insan olmaktan daha güvenli” şeklinde cevaplamış. Demek ki insanlar korkulan insanın yanında yer almayı daha güvenli bulmaktalar. Roman da kötü lider Jack; çocukların avlanmasını ve yüzlerini boyamalarını, onların canavardan değil canavarın onlardan korkması gerektiğini belirtirken aslında bir canavarın olmadığının da farkındadır. Bir nevi iktidarının devamlılığı için gerekli olan hayali bir korkuyu hiçte yıkmak istemez. Bazı ülkeler de baktığımız zaman iktidarlar korku yönetimi oluşturmayı iktidarlarının devamı gibi görürler.Önce bir ya da birden fazla düşman belirlerler. Ve bu düşmanların alt edilmesini ancak kendileri ile mümkün olacağını aksi taktirde başa gelecek diğer iktidarların ise onlar ile mücadele edemeyeceğini belirtirler.Bu toplumun onlara bağlılığını kolaylaştıran en önemli etkendir. Böyle bir ülke nerede var bir düşüneyim...:) her neyse Lider; korku ile yönetilen bir toplum için güçlü ve acımasız olmalı. Korku olmayınca güvende hissetmez kendini; gariptir, basit-hafif buluruz. Aslında gücü ele geçirmek için önce “bilgi” sonra “güven” aşılamak gerekir. Gelin görün ki, korku aşılamak birinci önceliği almış durumda… Kitapta biraz karakter analizleri yaparsak;(En sevdiğim ) Kötü lider(Jack); Hitler faşizmini temsil eder derler bence haklılık payı çok yüksek. Nazi Almanya’sında ordu Hitler’in her konuşmasının sonunda ‘Heil Hitler’ diye bağırırken burda da çocuklar ‘şef söyleyeceğini söyledi’ derler. Bu liderin gözünde sadece korkup ağlayan çocuklar yaşamamayı hak ediyorlar. İyi Lider(Ralph) ;Özgürlükçü ve eşitlikçi toplumu temsil ediyor. Örneğin seçilmeyi oylamaya bırakması ben seçilen liderim demesi ve herkese eşit şekilde söz hakkı verip herkesi dinlemesi bu düşünceyi destekler nitelikte. Akıl ve gerçekçiliği temsil eden Domuzcuk; İleri ki bölümlerde jack ve grubunun en nefret ettiği kişilik halini alır bu da baskıcı toplumlarda aydın ve aklın sesine oluşan nefretin dışa vurumudur. Kitap 1963 ve 1990 da iki defa sinema ya uyarlanmış. Onları da izlemek için indirdim bakalım. Geçen sene lost dizisini izlemiştim dizi ondan mı biraz esinlenmiş bilmiyorum. Orada da bir kaza sonucu adaya düşme ve yaşam mücadelesi vardı konusu tam aynı olmasa da. Bunun yorumunu siz değerli okuyuculara bırakıyorum. İyi okumalar diliyorum sağlıcakla kalın
Sineklerin Tanrısı
Sineklerin TanrısıWilliam Golding · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202080,2bin okunma
··
85 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.