Gönderi

Bir bozkır kadar eski, yal­nız, sahipsiz, bir bozkır kadar içli, yalın, temiz, yiğit, dokunan, öksüz, yalvaran, bir tür sahipsizlik kokan fukaraca çığlıkları içimizin el değmemiş alanlarına gönderiyor, oradan tekrar ona, onun üfleyeceği so­lukların karıştığı havaya dönüşüyor, kulaklarımızı yakıyor, duygularımıza dokunuyor, anılarımızın üs­tünden kayıyor, toprağın derinliklerinden gelen ha­zin, köklü bir duyuşu güçlendiriyordu içimizde.
Sayfa 144Kitabı okudu
·
2 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.