Gönderi

Güneş parlak yüzünü, öne eğilmiş çatıları arasından gösteremiyordu : çünkü çatılar sürekli gevezelik eden iki kadının siyah, ezilmiş boneleri gibi iyice birbirine yanaşmıştı. Fakat güneş ışıkları çoşkulu bir oyun oynayan parlak eller tarafından oradan oraya atılıyormuş gibi pencereden pencereye yansıyarak ilerliyordu. Ve ışığın akşamın alacakaranlığında düş kuran bir göz gibi sakin, yumuşak olduğu yerler de vardı.
Sayfa 15 - İş Bankası Kültür Yayınları
·
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.