Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

128 syf.
·
Puan vermedi
4 Köşeli 3gen
"Behey sersemler, salaklar Üçgen üçgen duruşalım İki artı bir Altı eksi üç Bakıp bakıp gülüşelim... Üç artı bir Yedi eksi üç Dörtgen dörtgen sevişelim Hey angutlar, ablavutlar Kalkıp kalkıp öpüşelim... Dört artı bir Sekiz eksi üç Durup durup koklaşalım Hey bönler, hey şapşallar Beşgen beşgen sarışalım... " Sevgili Salah Birsel'in tartışılmaz dil ustalığını, okurunun iliklerine kadar hissettirdiği, hicivsel bir üslup ile kaleme aldığı ve hayatı boyunca yazmış olduğu tek romanıdır" Dört Köşeli Üçgen". Alışılagelmiş - oldu da bitti maaşallah - tarzı roman bağımlılarının asla sevmeyeceği ,postmodern yapıda bir felsefi hiciv örneği olan bu eser, birçok edebi otoriteye göre ise Türk edebiyatının ilk düşünce romanı. 1957 yılında tamamlanıp, Dün-Bugün Yayınevi tarafından ilk baskısı yapılan eseri, döneminin şartlarını gözönünde bulundurarak değerlendirecek olursak, gerek kurgu, gerek teknik gerekse içerik açısından oldukça özgün bir yapıda olduğunu söylemek kaçınılmaz olur. Ana karakterimizin ismi "Gözlemci" ve kendisini şöyle tanıyor bizlere: "Ben bir gözlemciyim, uluslararası bir gözlemci. Gece uyurken bile gözlemcilik görevimi elden bırakmam. Gazinoda oturanlar, işportacılar, memurlar, müdürler, satın alma kurulu üyeleri, şoförler, karaborsacılar, önemli derneklerin genelyazmanları, orospular, hırsızlar, aydınlar hep benim gözlemim altındadır. Ben, bu gözlemciliğe, çalıştığım Tütün Yaprakevi’nin deposunda alıştım. İşimin, günün yirmi dört saatinde etrafı kolaçan etmek olması beni, ister istemez, kimi gerçeklere varmaya, gerçeklerin öteki yanlarını, üçüncü yanını, dördüncü yanını, beşinci, on beşinci, otuz beşinci yanını görmeye götürüyordu. Benim bu görevimi çokları anlamamıştır." Alıntıdan da anlaşılacağı üzere Gözlemci aslında Tütün Yaprakevi Deposu'nda çalışan bir bekçi ve bu mesleğini icra ederken de, çevresindeki her insan ve nesneyi belleğinde kayıt altına alıyor. Deponun personeli, yazar ve şairler, erkek ve kadınlar, doktorlar, politikacılar, polisler, öğrenciler, kahvehaneler ve hatta hayvanlar bile bu gözlemlerden nasibini alıyor. Gün geliyor, yaptığı bu gözlemlerde boğulmaya yüz tutuyor Gözlemci ve nihayetinde gözlemlerini satarak, üzerindeki yükten kurtulmayı hedefliyor ve bu amaç uğruna bir dükkan açıyor... Dört Köşeli Üçgen, kulvarındaki diğer romanlar gibi olay örgüsüne değil de yoruma dayalı bir düşünce romanı. Varolmak-varolmamak, gözlemlemek - gözlemlememek gibi ikili çatışmaların masaya yatırıldığı bir ruhu var kitabın. Yozlaşmış ahlak yapısı, çökmüş eğitim sistemi, yerlerde sürünen siyaset, insanların ikiyüzlülüğü gibi konular Gözlemci tarafından ironik bir dille aktarılıyor. Okurken, istemsizce Gözlemci'nin hayatına ve duygu dünyasına dahil oluyor, evrene onun penceresinden bakma olanağı buluyoruz. Salah Birsel'in dil kullanımı ,kelime seçimleri,üslubunun yalınlığı ve tam hedefi vuran tespitleri sizi mest edecek.Karakterimiz Gözlemci, çok bariz bir şekilde, size biraz Bay C'yi, biraz da Selim Işık'ı çağrıştıracak lakin unutmayınız ki bahsini geçirdiğim Aylak Adam ve Tutunamayanlar, bu eserden sonra yazılmış... Bir de unutmadan eklemek de fayda var. Salah Birsel'in yeğeni Mehmet Güreli, dayısının bu tek romanını muhteşem bir şekilde sinemaya uyarlamış. Altın Koza ve bazı Uluslarası film festivallerinde en iyi film, en iyi sinematografi ve en iyi aktör gibi ödülleri bulunan film, kitabının üzerine izlenince, emin olun kitabını aratmıyor. Buyrun linki: 1080pfilmizle.net/dort-koseli-ucg... ***Gerçi, bir kitap kurdunun bildiği şeyleri kimselerin bilebilmesine olanak yoktur ama, üzerine tütün, deri yada buğday kokusu sinmiş bir kişinin söyleyeceği sözü de hiçbir bilge, hiçbir filozof söyleyemez. ***Yaşamın ilkelerine uzanmış kitaplarda, insanoğlunun ömrünün ilk yarısını ikincisi yarısını beklemekle; ikinci yarısını da ilk yarısını anmakla geçirdiği yazılı olmalıdır. ***Dost,hiçbir arka düşüncesi olmayan kişidir. ***Mantık denizinin gemilerini tanımak gerek! Mantık denizinin gemilerini tanımadan yolculuğa çıkmak, insanı sonradan düş kırıklığına uğratabilir! ***İki kişi oynandığı vakit tavlada hile yapılabilir ama tek başına oynandığı vakit tavla hilesiz bir oyundur. ***-Bir düşünce kendiliğinden ya doğrudur, ya değildir. Değilse ona başkalarının katılması düşüncenin doğru olduğunu göstermez. - Peki neyi gösterir? - O düşünceye katılanların da yanıldıklarını!
Dört Köşeli Üçgen
Dört Köşeli ÜçgenSalâh Birsel · Sel Yayıncılık · 2019569 okunma
·
632 görüntüleme
mesut bahtiyar okurunun profil resmi
Güzel inceleme olmuş efenim. Yıllardır kütüphanemde okunmayı bekliyor. Belki birgün..
Seda okurunun profil resmi
Teşekkürler. Öne çekmeniz önemle rica olunur efenim :-)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.