Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

288 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
30 günde okudu
Ön oyunda, ozanın kim ve işinin ne olduğunu açıkça ortaya koyan Goethe, tariflediği ozan kimliğine bürünerek, bilmeye sevdalı bir doktor karakteri çizer okuyucusuna, kulağına ise Faust ismini fısıldar. Onun duyumsaması ve kavrayışı, benzerleri olan, başka bir deyişle, çevresinde bulunan insanlardan çekip ayırır kendisini; Wagner bunun tipik bir örneğidir. Faust'a göre, bir şeyi kavrayabilmek ve yürekten yüreğe bir pencere açabilmek, Demirel'in deyişiyle, "'yürekten yüreğe (#45531815)' ya da 'insandan insana (#52130366)' bir köprü kurabilmek" için duyumsamak şarttır (#84759718). Faust'un bu kişi özelliğinde bir açık vardır ki, bunu, insan dünyasını bitmez tükenmezcesine gözlemleyen Mefistofeles [şeytan] görür. Tanrı'yla, Faust'un da bu insanlardan bir farkının olmadığı konusunda iddialaşır, ardından bunu kanıtlamak üzere insan dünyasına doğru yola koyulur. Goethe, bu karakter aracılığıyla, kitap boyunca sıradan ve akıllı insan tiplerini bir bir serimler (#84666654). Mefisto ve Faust arasında geçen ilk diyalogda, Faust'un dik bir duruşu vardır. Kendisine her türlü hizmeti yapacağını söyleyen ve onu dünyanın nimetlerini tatmaya davet eden şeytana, şu sözlerle karşılık verir: "Bir gün doygunluk içinde, Tembel tembel uzanırsam yatağıma, Sonum gelmiş olsun!" Ancak bu duruşunu fazla sürdüremez, zira Mefisto, daha öncesinde gördüğü o açığı Faust'a karşı kullanır. Sahip olduğu bilgeliğin bir işe yaramadığına inandırır onu, çünkü Faust da tam anlamıyla bir bilge olmadığını, başka bir deyişle, bir Tanrı olmadığını, ruhlarla gerçekleştirdiği konuşmalar esnasında saptamıştır (#84668712 / #84759878 / #84760105). Mefisto'nun onu kandırmayı başarması bu sebepledir. Ondan işittiği "her kimsen hep osun (s.91)" sözlerine karşı en büyük yanılgısına düşmesi bu sebeptendir: "Fark ediyorum, boşuna, İnsan tininin bütün hazinelerini, Sürükleyerek kendimde topladım, Ve sonunda baktığımda, Bir milim bile yükselmemişim, Sonsuza yaklaşmamışım hiç." Tıpkı Sokrates'in "neyi bilmediğimi biliyorum" sözünün, "tek bildiğim hiçbir şey bilmediğimdir" olarak yorumlanması gibi, Faust da benzer bir noktaya ulaşmıştır. Sahip olduğu tüm "şey"ler, bir anda "hiç"leşmiştir (s.70). Böylece önce yönünü, ardından yerini kaybeden Faust, kendini yurtsuzlaşmış bir şekilde bulur. Faust'un tüm o kavrayış yetisine rağmen, böylesi bir kaygıyı gönlüne almasının, hem kendisine hem başka insanlara karşı faturası olmuş; fakat yine de kavrayış yetisi dile gelmeyi bilmiştir. Şimdi ise, nelerin harcandığı, Kuçuradi'nin deyişiyle, nelerin güme gönderildiğini seyretmek gerekir. Tüm bu olan bitenler sırasında ise Faust'un şu sözlerinin unutulmaması yerinde olacaktır: "Ah! Tinin kanatları öyle kolayca, Dönüşemez ki gövdenin kanatlarına."
Faust
FaustJohann Wolfgang Von Goethe · Kolektif Kitap · 201513,6bin okunma
9 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.