Ve çıkmış olduğum uzun bir yolculuğu bitirdim. 5 yılda yazılmış muhteşem eser. Tolstoya ve kalemine aşık olduğum kitap. Biraz garip ve gülünç olsa da aylar önce Tolstoyla, en ağır, en derin ve zor okunup bitirilebilen bu eseriyle tanışmaya başladım ve araya başka kitaplar da katarak okuyup bitirmeyi başardım. Ve belki de Tolstoy kalemiyle tanışmaya ilk olarak bu eseriyle değil de başkasıyla başlasaydım Tolstoyun bu kadar güçlü bir yazar olduğunu anlayamazdım. Bazı kısımlarda sabrımı fazlasıyla zorlayan ama aynı zamanda zevk alarak, hissederek okuduğum bir eser oldu, zaman zaman kitapa o kadar kendimi kaptırdım ki karakterler rüyalarıma bile girdi :) Beni en çok zorlayan tarihle ilgili kısımları oldu çünki tarih benim ilgi alanımın dışında ama yinede kitapı bitirmek için değilde anlayarak okuyup bitirmeye çalıştım. Kitapta 10-15 baş karakter olmakla beraber yüzlerce karakter var(okuyucuyu zorlayan kısımlardan biri) ama benim gönlümün efendisi, kendimi yakın hissettiğim isim 'Piyer' oldu.
Bu kitap hakkında konuşmaya cümleler yetmez ama kısaca
Napolyonun Rusya'yı işgalini anlatan dev bir roman olmakla beraber, insan ilişkileri, aşk ilişkileri, bazı karakterlerin ruhlarında, içlerinde onlara azap veren, cevabını bulmaya çalıştıkları sorular ve en önemliside Tanrı'nın varlığı konusu, ölüm, yaşam konuları dahice kaleme alınmış...
Ve bence ölmeden önce en az 1 kez okunması gereken, herkese tavsiye edeceğim bir kitap...
İyi okumalar.