Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

416 syf.
·
Puan vermedi
The O.C. ya da bizdeki uyarlamasıyla Med Cezir dizisini bilmeyen kalmamıştır. Fakir bir muhitten zenginler arasına gelen zeki, yakışıklı, cool bir genç, burada zenginlerin ortamına girer, ona kol kanat geren aileden aldığı destekle kendini kabul ettirir, zengin kızı tavlar. Bu hikaye de benzer bir formata sahip. Annesi uyuşturucu bağımlısı, babası ise çok uzakta, yerli bir kabileyle ilgili araştırmalarla meşgul antropolog olan gencimizin, annesiyle birlikte zengin bir adamın yanına gitmesi ve orada yaşadıklarını okuyoruz. On beş yaşında bir gencin aşkını, cinsel hayatını, hoşlandığı kızı onun gözünden gereksiz romantizm ve ''sevgi içimizde'' fantezisine kapılmadan gerçekçi ve yer yer de ironik bir dille anlatan tüm kitapları çok sevdim bu zamana kadar. Hatta en sevdiklerim bunlar oldu genelde. Bu da öyle. Enfes sevişme pasajları, gerçekçi duygular, cümleler ve iyi bir espri anlayışı... Ne var ki bu kitabın asıl olayı on beş yaşındaki Finn' in hayata bakışı; hayatı, insanları yorumlayışı; aşkları falan değil. Kitap, adının hakkını verecek şekilde vahşi insanları anlatıyor. Ama bu vahşiler, on beş yaşındaki kahramanımızın babasının incelediği ilkel kabilenin bireyleri değil, zenginler. Zenginlerin kendi dünyalarındaki sorunlarını, birbirleriyle olan sorunlu ilİşkilerini, iletişimlerini hatta daha doğru bir ifadeyle iletişimsizliklerini yeraltı edebiyatı diline yakın sert bir dille anlatıyor Dirk Wittenborn. Az önce bahsettiğim gibi tüm bunları on beş yaşındaki bir çocuğun gözünden yapıyor olması kitabı benim için eğlenceli ve fazlasıyla ilgi çekici kıldı. Keza Finn kadar, Finn'in aşk yaşadığı Maya da tavırlarıyla, cümleleriyle çok kışkırtıcı, seksi, eğlenceli ve dikkat çekici bir kız. Güzel bir kısa bölümlü dizi ya da film senaryosu olabilirmiş bu hikaye ki belki de olmuştur bilmiyorum. Ayrıntı yayınları benim her zaman güzel olduğunu bildiğim ama son döneme kadar pek de önem vermediğim bir yayıneviydi. Her okuduğum kitapta daha da seviyorum kendilerini. Kitabı sevdim, beğenerek okudum ama öyle mutlaka okuyun falan diyeceğim bir kitap da değil tabii. Hatta yer yer en büyük övgüyü verdiğim gerçekçilikten uzaklaşmış da bence. En azından Finn ile süper zengin adamımızın arasının bu kadar iyi olmasına bir türlü ikna olamadım kitap boyunca. Keza yine 114. sayfadan ana karakterin kendini ''ben delinin tekiydim'' diye tanımlaması da benim hiç haz etmediğim bir şey. Hele hele bu tarz kitaplarda ana karaktere atfedilen çılgın, deli, psikopat, aykırı vb. tanımları çok yapmacık ve gereksiz buluyorum. Buna rağmen kitabı keyifle okumaktan da hiç alıkoyamadım kendimi. Bitirmek gerekirse; sürükleyici, akıcı, eğlenceli, kışkırtıcı, vasat bir hikaye.
Vahşi İnsanlar
Vahşi İnsanlarDirk Wittenborn · Ayrıntı Yayınları · 201025 okunma
·
144 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.