Richard K. Morgan Ayağına Sıkmış (Spoiler İçerir)Yine hafızamı denemek için inceleme yazıyorum. Okuyalı 1 seneyi geçmiş olan bu kitaptan ne hatırladığımı merak ediyorum. Deneyelim bakalım. Yazarın okuduğum ilk kitabıydı. Çeviriden midir yazardan mıdır bilmiyorum ama dili karışıktı. Anlamakta güçlük çektim. Bir sayfada x varsa öteki sayfada başka bir yere geçiyordunuz ama geçişler o kadar kötüydü ki tam oturtamıyorsunuz. Çeviri zaten kötüydü. Bunların hepsi birleşince okurken sıkça kanser oluyorsunuz. Biraz konusundan bahsetmek istiyorum.
Yanlış hatırlamıyorsam 2030'larda geçen bir evren var. Teknoloji almış, başını gitmiş. Öyle ki gezegenler arası seyahatler ediliyor. Ölüme bir tür çare bulunmuş. İnsanların birden fazla bedeni var. Hepsi de istedikleri görünüme göre tasarlanıyor. 300 yaşında da olsanız 30 yaşında görünebiliyorsunuz. Tabi bu müthiş imkânlara sahip insanlar genelde zenginler oluyor. Sınıfsal ayrım var. Ayrımı bırakın, uçurum var. Bu vücutlar nasıl kullanılıyor peki? Zihin olarak bedene yerleşiyorsunuz ve kullanılıyor. Bedenin özelliklerine de uyum sağlayabilirseniz tadından yenmiyor tabi. Gelir düzeyi oldukça düşük olanlar bedenlerini zenginler için kullandırıyorlardı yanlış hatırlamıyorsam. Biraz da karakterimizden bahsedelim.
Takeshi Kovacs adlı karakterimiz başka bir gezegenden görev için çağrılıyor. Kendisi aslında suçlu olan bir suikastçıdır. Başka bir gezegenden zenginin biri Takeshi reisi çağırıyor. Zenginin derdi resmiyette intihar olarak görünen klon bedenlerinden birinin aslında cinayete kurban gittiğini ortaya çıkarttırmaktır. Takeshi, bunun için başka gezegenden getiriliyor ve başka bir bedenle kendi zihnini kullanarak dedektiflik yapıyor.
Çok uzatmanın manası yok. Bu kitap polisiye görünümlü bilim kurgu romanı olarak yazılmış. Ama yazarın bunu yapması kendi ayağına sıkmak olmuş. Elinde mükemmel bir konu var aslında. Klon bedenler, ölmeyen zenginler, dünyalar arası savaşlar, isyanlar vs varken niye cinayet romanı kurguluyorsun? Yazsana kardeşim bir distopik roman. Niye gidip ana temayı cinayete oturtuyorsun? Evreni bize yeterince de tanıtamıyorsun. Çeviren midir yoksa yazardan mıdır bilmiyorum ama oturmuyor sonuçta. Mükemmel bir distopya yazabilecekken, cinayet temalı, kötü geçişlerle dolu bir kitap yazarak ayağına sıkmışsın. Kıngracıleyşın reis. Kitabın ikincisi de ben de var. Hediye etti buradan bir okur sağ olsun. Ama ilki o kadar kötü ki ikinciyi okumaya hevesim yok. 1 seneden fazla geçmiş, halen okumamışım. Öyle düşünün. İncelemeyi sonuna kadar okuyanlara teşekkür ederim. İyi okumalar dilerim
