Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

456 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
"Evelyn Hardcastle bu gece ölecek. Peki yarın?" Muhteşem bir kurgu... Bu girişi, cümleyi hak ediyor Evelyn Hardcastle'ın Yedi Ölümü. Şimdiye dek okuduğum hiçbir gizem romanına benzemiyor. Kendine özgü bir dili ve konusu var kitabın. Yazar çok iyi iş çıkarmış, emin olabilirsiniz. Yine önce kapak. Ve kesinlikle yine orjinalden daha iyi bir kapak vardı. Ithaki bu işi çok iyi yapıyor. Bu büyüleyici romana bence de böyle bir kapak yakışırdı. (Kapak uygulama yine Hamdi Akçay) Dili çok sade ve çeviri yine başarılı. İpucu vermeden konuyu da anlatmak isterim. Blackheath Malikânesi, olaylar burada geçiyor. Ev sahipleri Hardcastle ailesi bir kutlama daveti veriyor. Ve bu davete birçok yerden konuklar çağırıyorlar. Kapağı geçip ilk sayfayı çeviriyoruz. Karşımıza bir davetiye çıkıyor. Maskeli baloya davet edilen önemli konukların listesi, hizmetli kadrosu ve ufak bir de not mevcut sayfada. Bu sayfayı görünce aklıma ilk olarak Agatha Christie öyküleri geliyor. Poirot öykülerinden aşina olduğumuz kısa bir 'kitaptaki karakterler' analizi. Kim kimdir ve ne iş yapar. Bir tebessüm ettiriyor yazar bu sayede. Blackheath Malikânesi'ndeki davetin bir esrarı var tabi ki. Konuklarımızdan Doktor Sebastian Bell başlıyor hikayeyi anlatmaya. Asıl kahraman Evelyn değil o. (Bu şaşkınlık beni daha hızlı okumaya itti.) Sebastian bir sabah kendini hiçbir şey hatırlamıyor vaziyette bir ormanda buluyor ve sonra karşısına bu malikâne çıkıyor. Aslında verilen baloya davetli ve çok da uzaklaşmamış evden. İsmi dahil evdeki kimse hakkında bir fikri yok Sebastian'ın. Neden hafızasını kaybettiğini düşünürken, Orta Çağ'da "Salgın Doktoru" tarafından giyilen bir kostüm ile kendisini tehdit eden o adamla karşılaşıyor. Ve taşlar yerine oturmaya başlıyor. Verilen maskeli baloda bir kişinin öleceğini üstelik bu ölümün tekrar tekrar yaşanacağını ve ölümün aslında cinayet olmadığını öğreniyor Sebastian. E cinayet yoksa katil de yoktur. Peki o zaman bu olay neden yaşanıyor? Olmayan bir katilin bulmasını istiyor Salgın Doktoru. Ve katili bulurken, her gün baloya davet edilen başka bir kişinin bedeninde uyanacağını söylüyor Sebastian'a. Bedeninde uyandığı karakter 1 tam gün geçirince ya da gece yarısı uykuya dalınca başka bir bedende uyanıp olayın gizemini aramaya devam edecek kahramanımız. Karakter gün ortasında uyursa, uyandığı zaman kaldığı yerden gününü tamamlamaya devam edecek. Yani aynı ruh, farklı bedenlerde bir katil arayacak ve olayları her gün başka bir davetlinin gözünden yeniden yaşayacak. Evelyn'in ölümünün gizemini çözmek işte bu şekilde mümkün olacak. Sürekli tekrar eden gün sona erecek mi? Salgın Doktoru tarafından bahsedilen "Ayakçı" kim? Sebastian'ın yüzünü dahi hatırlamayıp adını unutamadığı "Anna" bulunacak mı? Hardcastle ailesi ve gizemini Sebastian çözebilecek mi? Ve en önemli soru. Bu döngüden kurtulmanın bir yolu var mı? Aklınızda oluşan onlarca soru ile okuyorsunuz romanı. Bulmaca çözer gibi yavaş yavaş ilerliyor ve karakterimizle birlikte biz de arıyoruz katili. Olayların neden bu durumda olduğunu merak ediyorsunuz deli gibi. Ve sonu okurken inanamıyorsunuz. Beklemediğiniz bir sürü şey aynı anda gerçekleşiyor, gerçekten çarpıcı bir sona sahip Evelyn Hardcastle'ın Yedi Ölümü. Sırf sonu için bile okumaya değer emin olun... Ters köşelerle, orjinalliğiyle, gizemiyle kesinlikle abartılmayı hak eden bir roman var elinizde. Birçok arkadaşıma önereceğim. Ve bu türe başlamayı isteyenler için yakın zamanda yayınlanmış en iyi gizem romanı olduğundan kesinikle bahsedeceğim. Şiddetle tavsiyedir...
Evelyn Hardcastle’ın Yedi Ölümü
Evelyn Hardcastle’ın Yedi ÖlümüStuart Turton · İthaki Yayınları · 2020862 okunma
··
3.403 görüntüleme
fazi okurunun profil resmi
@NeuN bak bakalım okuyacak mısın bu inceleme sonrası :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.