Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

“Ben kimim ve bu hal neyin nesi?” Bu soruyu sormadan yapamazsın. Sen değiştirmeye talipsin. Sen, zulüm ortadan kalksın, karanlık gitsin, ortalığı aydınlık kaplasın diye varsın. Bunun için önce kendini değiştirmelisin. Önce içindeki karanlık yanla hesaplaşmalı, içindeki Firavunu dize getirmeli, önce içine aydınlığı hâkim kılmalısın. Bunun için şahsi dertlerini aşan bir derdin olmalı. Akan her bilgiye, gözüne çarpan her görüntüye, kulağına ilişen her sese, zihnine sokulmaya çalışan her hükme aynı soruyu soracaksın: “Benim derdim nedir, ya sen neyin derdindesin?” Bu soru ile yüzleş(e)meyen her bilgi, her görüntü ve her sese sırtını döneceksin, çünkü onlar seni sana unutturmaya, seni etkisiz ve sıradan yapmaya çalışıyor. Sen sıradan olmazsın. Rüyanı unutamaz, derdini, aşkını yok sayamazsın. Çünkü sen rüyansın, derdinsin, aşkınsın. Dünya seni öyle tanıdı. Mazlum seni onun için bekliyor. İzzet, onur ve şerefin hizasında senin ismin yazıyor. Sen sıradan olamazsın. Gönlünü ve gözünü aç da kim olduğunu hatırla. Neyi bilmen gerektiğine sen karar vereceksin. Nasıl yaşaman gerektiğine de… Modernliğin bilgisi sahte ve faydasızdır. Gündemi, hakiki gündemimizi gölgeler. Hayat tarzı saptırıcı ve aldatıcıdır. Kendi bilgini üreteceksin. Kendi gündemini belirleyeceksin. Kendi hayat tarzının gönüllüsü olacaksın. Seni sana unutturacak her şeyi reddetmekle başla işe. Tevhidin öğrettiği usulle yap bunu. Önce sana dayatılanları reddet. La süpürgesiyle temizle her gayr olanı. Hayatından sana, rüyana ve derdine dair alakasız müzahrefatı temizlediğin gün, sadece için ışımakla kalmayacak, dört bucak yedi iklim ışığından istifade edecek. Sen, sen olasın diye bekleyen milyarlar var, daha ne zamana kadar bekleteceksin onları, daha ne zamana kadar? -
Mehmet Lütfi Arslan
Mehmet Lütfi Arslan
·
11 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.