Gönderi

''Kim, ne zaman, asla bilemeyeceğiz, ama birisi bir zamanlar Petschek Binası'ndaki bu salona ''Sinema'' adını vermişti. Almanlar buraya ''mektep'' deseler de, ''Sinema'' dahiyane bir buluştu. Bu kocaman salonda, sorgulananların dimdik oturdukları altı uzun sıra bulunuyordu. Bakışlarını diktikleri çıplak duvar, yeni bir sorguya veya işkenceye ya da ölüme çağrılmayı beklerlerken, bugüne kadar çekilmiş sahnelerin tümünden daha çok sahnenin görüntülerinin düştüğü bir perde olup çıkıyordu. (..) Kendi yaşamımın filmini binlerce ayrıntısıyla yüz kere seyrettim. Şimdi yazıya dökmeye çalışacağım. Celladın ipi ben bitiremeden boynuma geçecek olursa, ''mutlu son''u yazacak daha milyonlarca insan var. * J.F, 1943
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.