Kavgalı Bir Okuma
.
Ön kapağını yırtarak okumak zorunda kaldığım ilk kitap oldu 
Öğretmenim Bir Bakar mısın? Elimden başka bir şey gelmedi; kitabı ya “geri dönüşüm” e gönderecektim ya da böyle yapacaktım. Ben de öyle yaptım. Böyle bir kapağı kitabın (ikincil) adına uygun bulamadım çünkü, bir de yazarın kendi resmini kitabın ön kapağına koymasını ciddiyete, kitaptan istifadeye ve etik ilkeler(im)e aykırı buldum.
Ön kapağı yırtmamla başlayan kitapla kavgam başka şekillerde de sürdü sonuna kadar. Kitabın sonuna zor ulaştım. İşte kitapla kavga konularım:
*+*Kitabın sayfa sayısının neredeyse beşte biri kitabın ana gövdesine ait değildi.
*+*Kitap okur öykülerinden oluşturulmuştu ve bu öykülerin önemli bir kısmı (yaşanmış öğretmen-öğrenci öykülerine dayanan) olumsuz örneklerdi. Bunu reality tv programlarına benzettim.
*+*Kitap baştan sona okur öyküleriyle doluydu; olumlu olsun olumsuz olsun bunları okumaktan sıkıldım bunaldım. Eğer başkalarına ait öyküleri okuyup duracaksam yazarın varlığının ne anlamı kalıyordu ki..?
*+*Yazarın konuşmalarının önemli bir bölümü okur mektuplarını yorumlamaktan ve değerlendirmekten ibaretti. Acemice bir tutum bu 
Doğan Cüceloğlu gibi bir yazar için.
Almamı hata olarak değerlendirdiğim bir kitap oldu Öğretmenim Bir Bakar mısın? . Almasaydım da hiç bir şey kaybetmezdim. Yine de aldığım notlar üzerinden bir şeyler öğrenebilmeyi ve bu kaybı kazanca dönüştürebilmeyi umuyorum; Doğan Cüceloğlu okumak bir kayıp olarak kalmamalıdır benim zihnimde... Yazarın 
Öğretmen Olmak adlı çok memnun kaldığım kitabının üstüne hiç iyi olmadı bu doğrusu. Sağlık olsun ama bir daha böyle olmasın.
.
·
36 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.