Kurgu, kitabı elinize bağlıyor ne var ki dil öylesine düz akıyor ki sürükleyici olan öykü bitse de gitsek tadını veriyor.
Cemaat gerçeğine dokunmak isteyen yazar öylesine iç içe geçmiş bir kurgu oluşturmuş ki sonradan "kara bir defter"deki satırlarla okuyucunun net bir şekilde anlayacağı hâle getiriyor öyküyü. Yetmiyor, hamamın girişindeki (ipucu olur diye" hamam" yazmakla yetindim) cami bahçesinde de son bir toparlarlayıp veda ediyor okura. Bu kadar kaos gerekli miydi? Dil biraz daha ustaca kullanılamaz mıydı?