Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

342 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Merhabalar! Öncelikle kurgu dışı okuduğum en iyi kitap olduğunu söylemekle başlayabilirim bu incelemeye. Biraz uzun olacak ama değecek söz veriyorum. Kitabın ana hatlarını çizdim ve bence her insanın tarihe yaklaşımını değiştirecek bir kitap bu. Tarih konusunda kafamdaki ayrık parçaları yerli yerine oturttu. Kitap feodal sistemin toplum yapısını inceliyor öncelikle. Kilise, askerler ve çalışanlar(serfler). Serfler kilise ve askeri beslemek için malikane sahipleri tarafından çalıştırılır. Kölelikten farkı toprağa bağlılıklarıydı. Hiyerarşi hakimdi. Serf-Lord-Kont-Dük-Kral. Toprak bağışlama ile bunların yarısı kilisenin olmustu. Şehirler ve ticaret geliştikçe şehirler gelişiyor, eski düzen yeni düzenle uyuşmuyordu. Para mülkiyeti arttıkça tüccar sınıfı söz sahibi oluyor. Büyümeyle beraber pazar ve üretim artıyor. Özgür emekle köylülere olan baskılar azalıyor. Ticaretin gelişmesiyle loncalar güçleniyor ve tekele alınıyor. Bununla beraber serbest pazar ekonomisinin temelleri atılıyor. Orta sınıf güçleniyor, güvenlik ve düzen ihtiyacı doğuyor. Kral ülkede daha çok söz sahibi oluyor. Karşısında da kiliseyi buluyor. Bir devlette iki baş olamayacağından Martin Luther King burada reformcu olarak tarih sahnesine giriyor. Eşitlikçi ve isyancı fikirlerin aksine, egemen sınıfla beraber ulusçu duygularla geliyor ve reformun din alanında gerçekleşmesini sağlıyor. Ticaret yollarının Venedikler ve Türklerin eline geçmesiyle deniz keşifleri başlıyor ve Amerika kıtası keşfediliyor. Buradaki servet Avrupa’ya aktıkça paranın değeri azalıyor ve fiyatlar fırlıyor. Toprak meta haline geldiğinden köylü ve işçiler aç kalıyor. Bu da gelecekteki endüstriye işçi sağlamış oluyor. Burjuvazi güçleniyor ve alt sınıfla beraber savaşıyor. Feodalizm yıkılıyor. Bu 1789 Fransız Devrimi idi. Burjuva istediğini alıyor ve tekrar köylüyle karşı karşıya geliyor. Feodalizme karşı üç dönüm noktası vardır: 1- Protestan Reformu 2- İngiltere’nin şanlı devrimi 3- 1789 Fransız İhtilali Artık Kapitalizm başlamıştı ve sermaye gerekti. Bu da güçlü devletlerin güçsüz bölgelere el koyarak köylüyü kendine çalıştırmasıyla oldu. Bağımlı bir sınıf oluşmuştu. Endüstriyle aşamaları 12.yy-18.yy arasında şu şekilde özetleyebiliriz: -Ev ya da aile sistemi (erken ortaçağ) -Lonca sistemi (ortaçağ) -Eve iş verme sistemi -Fabrika sistemi 18.ve 19.yy a gelindiğinde işçi ve işveren arasındaki uçurum arttı. Sendika ve grevler oluştu. Ama sözde bilimle açıklanan iktisat her zaman işverenin yanındaydı. !!!!!! En sevdiğim bölüme gelindi. Bu yüzyılda Karl Marx tarih sahnesine giriyor. Meta, artı değer, emek niceliği ve süresi, iş gücü gibi terimleri anlaşılır olarak açlıklıyor. Ütopyacı Sosyalistlere karşı çıkıyor ve sosyalizmin burjuvazinin yardımıyla değil, işçi sınıfının devrimiyle olacağını savunuyor. ( F. Engels ile birlikte.) Geçmişi ekonomi temeline oturtuyor ve tarihin birbirinin devamı ve etkileyeni bir olgular zinciri olarak görüyor. Modern devletin oluşumu iktisaden egemen sınıfın elindekileri korumak amacıyla geliştirdiği bir sistemdir. 1870 den sonra serbest rekabet kapitalizmi tekelci kapitalizme dönüyor ve bununla birlikte endüstrideki üretim kapasitesi tüketim kapasitesini geçiyor. Yeni pazar ihtiyacı doğuyor. Koloniler! Emperyalizm! Sömürü! Afrika’nın haritası değişiyor. Hammadde stokları bu ülkelerden yapılıyor. Sermaya fazlası burada kullanılmaya başlanıyor. Sosyalizmi dünya sahnesinde ilk yaşatan devlet Rusya oluyor. Lenin önderliğinde birleşen işçi sınıfı egemen oluyor. Birinci Beş Yıllık Plan ve daha sonra ikincisiyle planlı ekonominin yapabilecekleri tüm dünyaya gösteriliyor. Kâr amacı güdülmediğinden ve karşısına çıkan herhangi bir güç olmadığından plan işleyebiliyor. Bu kapitalizmde imkansızdır. Dünya ülkeleri aynı dönem bunu kendi ekonomilerine uygulamaya çalışmış ancak başaramamıştır. Kısada olsa Almanya ve İtalya faşizmini de görüyoruz kitapta. İncelemem bu kadardı. Aşırı sevdiğim ve herkes seveceğini umduğum bu kitap bize bir şeyler anlatıyor. Kulak vermeli.
Feodal Toplumdan Yirminci Yüzyıla
Feodal Toplumdan Yirminci YüzyılaLeo Huberman · İletişim Yayınları · 2016673 okunma
·
537 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.