Gençlerin heyecanla yüksek hayallerini ve iddialı sözlerini dinledikten sonra
"Değer mi?" sualini soruyor ve bütün boş hülyaların sonunu getiriyordu. O zamanlar bizim gençlik hülyası ile esip gürlediğimiz günlerdi. Bizi dinler ve sonunda
"değer mi, çocuklar?" diye sorduğu zaman iç dünyamızda ihtilaller olurdu..