Bu tarz konulara ilgili olmama rağmen kitaba bir türlü ısınamadım. Muhtemelen yazarın " şuraya gittim, şu kişilerle şunları şunları konuştum" yazım tarzından dolayı kitaba bir türlü giremediğimi hissettim. Akademik bir konuyu düz anlatmaktansa hikayeleştirerek anlatmak istemiş, bu mantıklı ama hikayesinde kendi sesi kaybolmuş gibiydi. Bilgi sosu da daha fazla olabilirdi. Sürekli "teknoloji peygamberlerinin" birbirleriyle çelişen vaazlarını dinledik. Birinin 20 yılda yapılabilir dediğine diğeri yapılmasının imkanı olmadığını söylüyor. Bu yüzden anlaşılabilir bir tonda yazıyorken anlaşılmaz gibi duruyor. Bu birazda İngiliz Dili ve edebiyatında doktora yapan birinin bu tarz konularda hüküm vermesinin doğru olmayacağını düşünerek kendini özellikle geri çekip hikayede görünür olmamayı istemiş sanırım. Ama bu konulara yabancı ama iyi bir araştırmacı "sözelcinin" yorumlarını dinlemek güzel olabilirdi. Çünkü "okunaklı" bir dili var. Çeviri ve editörlük güzeldi. Domingo yayınevine teşekkürler.