Gönderi

Russell paradoksu matematiğin tamamının yanlış olduğu anlamına geliyordu (...). Bu tam bir felaket demekti! Bu durum matematikçileri dehşete düşürdü. Çünkü söz konusu uyuşmazlık matematiğin temelinde yer alıyordu. Çağlar boyunca tüm matematiksel fikirler ve ispatlar bir takım temel gerçekliklere dayandırılmıştı. Fakat Russell paradoksu artık hiçbir gerçeğe güven olmayacağını ima ediyordu. Matematiğin, Descartes'ın ifadesiyle, "gerçeğin kesin olarak bilinebileceği tek alan olduğu" fikri geçerliliğini yitirmek üzereydi. Bu keşif, sorunun ortadan kaldırılması için hummalı bir çalışmaya neden oldu. Fakat Russell paradoksunun çözülmesi bir yana dursun, durum daha da kötüye gitti. Bir matematikçi, 1931 yılında, matematiğin sonsuza dek eksik kalacağını ilk ve son kez olarak kanıtladı. Bu matematikçinin adı Gödel'di.
Sayfa 99 - NTV YAYINLARIKitabı okudu
·
9 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.