Nezihe Muhittin, Abdülhamit’in istibdadı sırasında varlıklı bir ailenin çocuğu olarak 1889 yılında İstanbul'da dünyaya geldi. Eğitimli kadınlar arasında büyüdü. Özgürlükçü bir babası ve askeri okullarda okuyan rejim muhalifi kuzenleri vardı. Evdeki entelektüel havanın Muhittin'de bıraktığı iz, onun feminizmi ve politik görüşleri üzerinde kuvvetli bir belirleyici etken oldu. Edebiyat çevrelerinde etkin kadınlar vardi ama Muhittin toplumsal konulara duyarlılığı ile her zaman onlardan ayrılıyordu. Nezihe Muhittin kadın hareketinin öncülerinden ilerici ve aydın bir Türk kadını. Mücadelesini haklı bularak ve çabalarını gözardı etmeyerek kendisine katılmadığım kısımların da pek fazla olduğunu söyleyebilirim. Onlardan bazilarina bir sonraki paragrafta değiniyorum. Muhittin'in pozitivist feminizminde kadın ile erkeğin eşit olduğu bir toplum değil, farklılıkların birbirini tamamladığı bir toplum idealize edilmektedir. Ne var ki, kadınların hem eğitim ve meslek edinme aracılığıyla bağımsızlık kazanarak kamu hayatına girmelerini hem de kollektif çıkarlara anne olarak katkıda bulunmalarını eşit derecede önemsemesi, Muhittin'in hiçbir zaman çözemediği bir çelişki doğurdu. Muhittin, bir yandan eğitim ve meslek edinme yoluyla kadınların ekonomik, toplumsal ve politik alanlarda özgürleşmelerini savunurken bir yandan da, Durkheimcı sosyolojideki isbölümü tarifini izleyerek, kadınlarin toplumsal rolünün erkeklerinkini tamamlamak olduğunu düşünüyordu(çoğunlukla katılmadığım kısımlar). Ne var ki kadınların hem cinsiyet ayrımcılığı ile kısıtlanmadan toplumda mesleklerini icra edip hem de erkekleri tamamlayıcı bir rol oynamalarının nasıl mümkün olacağını açıklayamadığı için de içinden çıkamadığı bir çelişkiye düştü. Ama yine de Nezihe Muhittin’i hayatı ve yaptıkları, yaşadığı dönem ve kültürel ortam bağlamında değerlendirmeye çalıştım okurken, onu anlamaya çalıştım. Buraya kadar okuduklarınız kitabın ilk kısmında tamamen hayatı ve fikirlerine yönelik işlenmiş olan Nezihe Muhittin’i kapsıyor. Kitap iki bölüm. Buradan sonra kitabın ikinci kısmı başlıyor. İkinci bölümde Muhittin’in Türk Kadını kitabının sadeleştirilmiş kısmından parçalar ve yorumları okuyoruz. Türk kadını içeriğinde olduğu gibi, şöyle yazmış ilk sayfalara sevgili Muhittin: •Türk kadınlığı hayatında görgülerim ve hatıralarım - kitabın içerdiği konular: 1.Türk kadınlığı hakkında ilk izlenimlerim 2. Istibdat kadını 3. Meşrutiyet kadını 4. Cumhuriyet kadını 5. Büyük Gazi ve yarınki kadın... 6. Genç geleceğin kadınına bir hitap 7. Yarım yüzyıl içinde kurulan kadın derneklerinin tarihçesi •Kadınlık hakkında ilk izlenim ve hatıralarım: 1. İlk öğretmenim 2. Eşsiz bir kadın tipi 3. Otuz yıl evvelki aydın Türk kadını Başlıklar ve alt başlıklarla kitabının içeriğine yer verilen Nezihe Muhittin'in 1931'de yazdığı Türk Kadını, Türkiye'deki kadın hareketinin tarihini anlatıyor. Yazarın kişisel yorumlarını, feminizm ve topluma bakışını yansıtan bu kitap fazla detaylı olmayarak, çeşitli kadın örgütlerinin isim ve etkinliklerini de içeriyor. Kitabın aslından sadeleştirilerek okumuş olduğum kitap içeriğine eklenmesi iyi bir karar olmuş. Muhittin'in kitabını benzerlerinden ayıran unsur, anlatım yöntemi. Bu bir tarih metni ama yazarın hayatı ve deneyimleri, başarıları ve başarısızlıkları, kendi feminizm yorumu anlatının belkemiğini oluşturuyor. Okudum ve beğendim ama daha önce Muhittin’e dair okuduğum kitaplardan bir tık altta kaldı diyebilirim. Yine de tavsiyedir. İyi okumalar.

Nezihe Muhittin ve Türk Kadını 1931Ayşegül Baykan · İletişim Yayınları · 20099 okunma

··

242 görüntüleme

Neşe

@NeseCengiz ·

14 Ekim 2020 21:05

Kuzum benim. ♥️ Eline, yüreğine sağlık. Okuma listeme alıyorum.

Demet

@annefrank ·

14 Ekim 2020 21:57

Beğenmene çok sevindim Neşe🤗 Teşekkür ederim ♥️

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Demet