Uşak Aybey Mahallesinde oturur
Molla Ömer oğlu Nuri Bey’imiz.
Şeker gibi bir adam desek yeridir
Şeker üretmek tutkusu sarmış içini
İthal şekerin verdiği acıyı tattı tadalı.
Pancar tohumu getirtmiş Avrupa’dan
Ürettiği pancarı rendeleyip şerbet elde etmişti.
Bu şerbet, bir umut
Umut çünkü ondan
Pekmez, bulama ve köpük helva yapabilmiştir
Molla Ömer oğlu Nuri Bey’imiz.
Bu başarısını paylaştı köy köy gezerek
“Pancar ekin, işleyelim şeker olsun
Siz kazanın, biz kazanalım, ülke kazansın.”
1923’te şeker şirketini kurdu Nuri Bey
Cumhuriyet’e güvenerek.
51 ortak, 600 bin lira sermayeli
Çok ortaklı ilk şirketimiz.
Gelgelelim ortaklarda nakit yok
Nuri Bey, köylü ortaklarından
Buğday, arpa, afyon, koyun, kuzu, yumurta gibi ürünler alıyor
Satıyor bunları ve değer birimleriyle işliyor ortaklık paylarına.
1924 yılında Dumlupınar gezisindedir Ulu Gâzimiz
Nuri Bey, bulup bir yolunu yanına varıyor
“Şeker fabrikası kuracağım, şirket kurmuşum
Hisse Senedi satmak isterim size de”
Eli cebine, cüzdanına gider Gâzi’nin
Gider ya, cüzdan tamtakır
İsmet Paşa’ya buyrultu verir:
-Bir miktar hisse alınız!
İsmet Paşa, 10 lira vererek 5 hisse
Latife Hanım 50 liraya 25 hisse alır.
Uşak Şeker Fabrikasında ilk şeker
17 Aralık 1926’da üretilir
Bu şekeri Nuri Bey
Eskişehir Kız Meslek Lisesi’nde diktirdiği 5’er kiloluk ipek keselere doldurtur
Atatürk’e ve öteki devlet büyüklerine sunulmak üzre.
Nuri Bey’in ak şekeri var ya kravatı yok
Atatürk’ün huzuruna kravatsız varmaksa yasak.
Bir kravat arıyorlar bir zaman
Giriyor ki Atatürk camdan dışarı bakmakta
Sigara çekmekte sinirlice
-Paşam kusura bakmayın intizarda bıraktık sizi
Köylülük işte, saatim durmuş.
-Yok yok Nuri Bey, mühim değil, buyur.
Nuri Bey, çözdü ipek kesenin kurdelasını
Avuçladı ürününü övünç ve sevinçle:
-Paşam buyurunuz, Türk şekeridir bu işte!
Atatürk de avuçladı ak övünçleri:
-Kutlarım Nuri Bey, büyük bir iş başarmışsınız
Bu işin ne denli çetin olduğunu elbette biliyordum
Ne ki senin azmine de güveniyordum.
Baş arı
İşçi arı, baş arı
Arı sıkıdüzende
Bal mucize başarı
Atatürk öyle mutlu ki, on beş dakikalık randevuyu
Uzattıkça uzatır
-Tadımızı kaçıranlar pek çoklar
Tadımız oldunuz Nuri Bey.
Nuri Bey, bir buçuk saat sonra dışarı çıktığında
“Sohbet edip dertleştik” deyip ayrıntı vermez
Belli ki Paşa’nın özel tembih ve tavsiyeleri vardır
Nuri Bey, “Şeker” soyadını hakkıyla aldı
Yüz yıl yaşadı tek armağanı olan bu soyadıyla
1975’te, ölümünden tam on yedi yıl sonra
Tübitak Hizmet Ödülü
“Türkiye’de şeker sanayisinin nüvesinin kurulmasındaki rolü”
Nedeniyle ona verildi