Martı, 7'den 70'e herkese hitap edebilecek ve verdiği mesajlar itibariyle çok önemli bir kitap. Kütlesini görenler her ne kadar çerezlik diye düşünseler de içeriği hususunda aynı şeyleri söyleyemeyeceğim. Küçüklere özgürlük fikrini aşılamak; büyüklere ise işin özüne inmelerini sağlayacak değerli bir kitap. Genel olarak bakılırsa hikayesi ve bunun karşı tarafa, yani okuyucuya sunuş biçimi fevkalede; ancak yazarın, mekan, konu ve kişiler arası geçişleri -zannımca hikayenin kısa tutulmak istenmesi sebebiyle- fazlasıyla keskin olmuş. Bu durum elbette okuma zevkini çok çok aşağılara düşürmüyor; fakat bir nebze aceleye gelmiş hissi veriyor. Yazarımız bir çok değeri, bir martı üzerinden kişileştirme yaparak insana anlatma yolunu seçmiş. Anlatılan her şey aslında, - bak o önemsiz gördüğün küçük kuş bile senin cesaret edemediklerine kalkıştı, sen hala neyi bekliyorsun? mesajını vermek içindi. Sınırların olmadığı ve istediğin zaman her şeyi başarabileceğin bir yer, ne güzel öyle değil mi? Yazar sadece biraz çaba istiyor, hayatı anlayabilmek için birazcık çaba. Bedenimiz yanlızca bizim düşündüğümüz kadardır, ne eksik ne fazla. Ve özgürlük. Özgürlük, neden bir düşten fazlası olmasın ki? Hem bir martı, özgür olamayacaksa ne olabilir? Burada bir din ve kültür eleştirisi de göze çarpıyor: "Uçmak bir martının en doğal hakkı, özgürlük onun doğasında var ve bu özgürlüğü engelleyecek ne varsa; gelenekler, batıl inançlar ya da herhangi bir şekilde sınırlamalar, tümü bir kenara bırakılmalıdır." Ve akabinde sürü tarafından Yüce Martı'nın oğlu diye lanse edilmesi, sonrasında geçen diyaloglarla eleştiriyi daha açık biçimde aktardığını görmekteyiz. Kısacası bir martı üzerinden; özgürlük, bağımsızlık, yeteneklerimiz, sınırlarımız gibi kavramların işlendiği, bol mesajlı, kısacık bir kitap. Yazarın, kitabın başında, "içimizdeki Martı Jonathanlara" derken aslında içimizdeki sınır tanımaz, kendini aşmaya çalışan benliğimize seslenişine, bir kez ve son kez de yazarın ağzından ben seslenmek istiyorum: "İçimizde yaşayan gerçek Martı Jonathanlara" Ve artmaları dileğiyle... İnsan isterse her şeyi başarabilir ve özgürlük, her şeyden daha önemlidir. "En doğru yasa bizi özgürlüğe götürecek olandır."

Martı Jonathan LivingstonRichard Bach · Epsilon Yayınları · 201166,9bin okunma

·

614 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.