Gönderi

THKP-C ilk eylemini 12 Şubat 1971'de Ziraat Bankası'nın Ankara Küçükesat Şubesi'ni soyarak gerçekleştirdi. 9 Mart gecesi ise THKP-C kadroları, sol-Kemalist darbenin gerçekleşeceği bilgisine sahip oldukları için Ankara ve İstanbul'da beşer kişilik silahlı ekipler halinde radyodan darbe bildirisinin okunmasını beklediler. THKP-C'li subaylar darbe karşıtı zırhlı birlikleri durduracak, darbe sonrası THKP-C kadroları Ankara Emniyeti'ni ele geçirecek ve ardından da ABD Büyükelçiliği basılacaktı. (Ersan, 2013: 46) Ancak bu planlar hayata geçirilemedi, çünkü 9 Mart gecesi beklenen darbe gelmeyecek ve ordu 12 Mart günü emir-komuta zinciri içerisinde ve solu ezmeye odaklanmış bir müdahale gerçekleştirecekti. THKP-C'nin en sansasyonel eylemleri Nisan 1971'de işadamları Talip Aksoy ve Mete Has'ın fidye için kaçırılması ile Mayıs 1971' de İsrail Başkonsolosu Efraim Elrom'un kaçırılmasıydı. Elrom'a karşılık cezaevlerindeki bütün devrimcilerin serbest bırakılmasını ve THKP-C bildirisinin TRT haber bültenlerinde 3 gün boyunca okunmasını talep ediyorlardı. Bu talepler kabul edilmedi ve devlet solcu akademisyen, gazeteci ve yazarlara yönelik yoğun bir gözaltı dalgasına girişti. 23 Mayıs'ta ise İstanbul' da sokağa çıkma yasağı ilan edildi ve tek tek ev aramalarına girişildi. Elrom aynı gün öldürüldü. Mahir Çayan ve Hüseyin Cevahir 30 Mayıs günü İstanbul Maltepe'de bir evde sıkıştırıldılar ve düzenlenen operasyon neticesinde Cevahir öldü, Çayan ise yaralı olarak yakalandı. (Ersan, 2013: 46-47) Maltepe Cezaevi'nde tutulan Mahir Çayan ve diğer THKPC'liler, 29 Kasım' da, kazdıkları tünelden firar ederek kaçtılar. Bu firar sonrası Çayan'ın ve THKP-C'nin ana meselesi Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ın idamını durdurmak oldu. Bunun için 26 Mart'ta Ünye Radar Üssü'nde görevli olan iki İngiliz ve bir Kanadalı teknisyeni kaçırdılar ve idamların durdurulmaması halinde rehineleri öldüreceklerini söyleyen bir bildiri yayımladılar. 30 Mart günü Kızıldere'de kaldıkları ev basıldı, Mahir Çayan ve 9 THKP-C'li öldürüldü. Çayan bu çatışmada öldürülmüş ve THKP-C fiilen yok edilmiş olsa da, Çayan'ın fikirleri Türkiye sosyalist soluna damgasını vuracak, 1974'ten itibaren ise THKP-C ardılı çok sayıda örgüt siyaset sahnesine çıkacaktı.
·
11 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.