Gönderi

237 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
“ Çünkü ağlamazdı Rumeli insanı.Ağıt yakmazdı.Tefekkür ve tevekkül ederdi.Onlar milyonlarca hikâye içerisinde birer küçük damlaydı.Onlar Ege’nin sularında kutsanmış ve denize vuran yakamozun pırıltılarında parlamışlardı.Hikayeleri burada bitmemiş,torunları tarafından ağızdan ağıza anlatılmıştı.Onlar gitmeyi de,gitmemeyi de en iyi bilenlerdi.Onlar bizim atamız,soyumuz,ceddimiz.Onlar bizim hikayemizdi.Onlar bizdi.Biz onlardık.” “Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadelesi veya Değişimi; 30 Ocak 1923 tarihinde Lozan’da yapılan ve resmi adı “Yunan ve Türk halklarının mübadelesine ilişkin sözleşme ve protokol” olan sözleşme uyarınca, Türkiye ve Yunanistan’ın kendi ülkelerinin yurttaşlarını din esası üzerine zorunlu göçe tabi tutmasına, bir başka deyişle azınlıklarından “değiş tokuş yöntemi” ile kurtulmalarına verilen addır. Göçe tabi tutulan kişilere ise “mübadil” denmiştir.” Gitmek;doğduğun toprakları,yaşadığın hayatı,farklı dine mensup olsa bile kardeşçe geçindiğin komşunu,sevdiklerini,işini kısacası yüreğini bırakarak farklı bir hayat yolculuğuna başlangıç yapmak demekti onlar için.Mübadiller,Ege’nin iki kıyısında yaşam sürerken aniden değişen hayatları ve zorunlu tutuldukları göçKitabımız yazarımızın anneannesinin yaşadıklarını aktarıyor bizlere.Nafia hanımla başlayan hikâyemiz Mediha ve Leman ile devam ediyor.Yirmi dokuz günlükken Serez’den Edremit’e bir kundakta sarılı gelen Mediha.Ahh Nafia hayallerini en yakın arkadaşı Eleni’yi,yanına alamadığı karpuz lambalarını ardında bıraktığı yaşanmışlıkları okurken ben de duygu yoğunluğu yaşadım.Oradan oraya sürüklenen hayatlar geldiğin yerde tutunabilmek geçmişe özlem dolu satırları okurken yüreğiniz sızlıyor.Mediha’nın yaşadıklarına tanık olmak inanın beni derinden sarstı.Çocuk olamadı,gençliğini yaşayamadı.Sevdiklerinin kayıplarına şahit oldu.Küçücükken evlendirilip anne oldu Mediha.Yılmadı,usanmadı azmetti Mediha.Giden unuttu mu ya da kalanlar unuttu mu sevdiklerini?Elbette hayır,Nafia ve Ele’nin mecbur bırakıldıkları ayrılığa rağmen o sıcacık yürekten yazılmış mektuplarıydı cevapları. “ Emanetlerin,emanetimdir Nafiamou,gül yanaklı dostum.Hepsine gözüm gibi bakacağıma ve bir gün ben göç etsem bile bu diyarlardan,sana ulaştırılması gerektiğine dair notlar iliştirdim üzerlerine.” “ Eleni mu,can dostum,ne yapıyor acaba şimdi?Beni unutmuş mudur?Bizim evimize yerleşen yeni komşusuyla dost mudur?Anılarım,anılarım..Dinlerimiz mi ayırdı bizi?Hükümetler mi?Savaş mı?Ahh..Ahh..” Yazarımız İrem hanım 4. kuşak mübadildir.Ailesinin yaşadıklarını kaleme alarak biz okurlarla paylaşmış.Yüreğimi bıraktığım bir okuma yolculuğu oldu benim için.Bir daha bu tarz acıların yaşanmamasını dilerim.
Gitme, Gül Yanakların Solar
Gitme, Gül Yanakların Solarİrem Uzunhasanoğlu · Epsilon Yayınları · 201588 okunma
·
14 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.