Gönderi

marifetli yalnizlik
Oğuz Atay "Bana haksızlıklar yapanlar yanıldılar. Ben iç dengemi kaybetmedim. Demek bütün bu üzüntüleri yaşamaya ihtiyacım varmış. " Diyordu kitabında. İhtiyacı ile gücünü denkleştirmeyen Madak ise : "Ve şimdi şöyle dua ediyorum Tanrı’ya: Olanlar oldu tanrım Bütün bu olanların ağırlığından beni kolla!". İnsan, işte böyle bir diyalektik kıskacın içerisinde kıvranarak varolmakta. Ne yapacağını bilemediği durumlara girmeden, neyin ne olduğunu bilemiyor. İnsanın hata yapmaya ihtiyacı var, hatasının bedelini ödemeye , üzüntüye , düşmeye ve yeniden kalkmaya ihtiyacı var. Her şeyi yaşamak arzusu ile katılaşıyor ve soğuyoruz. Yaşama coşkusu ile sona doğru koşuyoruz. Biz bu zaman içinde yol alırken bizden alınanlarin hesabını sorma sormaya cüretimiz edemiyoruz. Bizim olmayanlar bize geldiler ve bizim olmadan gittiler. Her defasında Kâlû Belânın devajusunu yaşadık o karanlık köşemizde. Evet, her defasında ;ancak O'ndan yardım diledik. Kimimiz mujdelendi; ama cibrille ama sıcak bir gülüşle. Bilmiyorum marifet görebilmekte mi yoksa bir yerlerde birileri ya da bir şeyler tarafından sevilmekte mi ? Marifeti olanlardan arta kalanlar da ise hüzünlü bir yalnizlik var. daha kötü durumda olanların ise umutlu bir yalnızlığı. /Aysel Mamoste instagram.com/p/CGxseGhlW74/?...
·
10 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.