Gönderi

Halka sâlusluk satan, ona buna hava atan… Uslu değil delidir, halka sâlusluk satan / Nefsin müslüman etsin, var ise kerameti! Sâlus, gösteriş düşkünü, doğruluk taslayan… Ger eger kerâmeti varsa, hüneri varsa, önce kendini müslim etsin, mü’min etsin, muvahhid etsin, diyor Yûnusumuz. İmrendirmek böyle olur! Söz de bu, öz de bu işte! Teninle bedeninle burada, gönlünle zihninle hep ötelerde, her hâlükârda Habîbullah'ın izinde olabilirsen, hâlinin mîracını yaşar ve yaşatırsın! Kolay değil bu, zor bir eylem ama, imkansız da değil! İmkansız değil! Vallahi değil, billâhi değil! Yeter ki sen eğil! Eğrilme, eğil! Rükû ve sücûd eğrilmek ve devrilmek değildir! Kıyam için kıvam yoğurmaktır! Kasılmaktan ve katılıktan arınma çabasıdır! İyiye güzele ve doğruya eğilmek esnekliktir! Mü’min esnek olur buyurur Habîbullah Efendimiz Aleyhisselâm! Allahümme salli alâ Muhammed tavrı içinde olmaklığın kadrini kıymetini bilebilse beşer, potansiyel olarak / bil kuvve ânında mîrac eder! Ânında ânında! Hiç şüphen olmasın bunda! Hazreti Peygamberin sünnetidir esneklik, yâni müdârâ! Kitab ve Sünnet ikliminde boy veren sâfîler sofrasında şöyle bir söz döner: Allah’ın farzı idâre; Peygamberin sünneti müdârâ; Evliyânın himmeti dübârâ!.. Bu üçü de esnekliği ifâde eder! Yâ Selâm! Mustafa Özdamar
·
21 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.