Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

113 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
23 saatte okudu
Absürdizm, Camus ve Meursault
Intro: link.tospotify.com/8R0dZu8H0ab Merhaba sevgili okurlar, şu sıralarda hem okuma hızımı arttırdım hem de eskiden olduğu gibi sanat alanında daha fazla dala zaman ayırmaya başladım, kitap okumaktan tutun da film izlemeye, tablo incelemelerinden müzik albümleri dinlemeye kadar her dalda yeni bir şeyler öğrenmeye çalışıyorum. Bugün de dün akşam saatlerinde başladığım Albert Camus'un "Yabancı" adlı romanından "absürdizm" felsefesini öğrendim. Kitabı okumadan önce bence birazcık da olsa kitabın içeriğini kaplayan bu absürdizm felsefesi hakkında azıcık da olsa bilgi sahibi olmak, kitaptan alacağınız deneyimi arttıracaktır. Absürdizm; herhangi bir yaratıcı olmadığından insanların evrende bir anlam bulma uğraşlarının boş bir çaba olduğunu ve sonunda bu mücadelenin başarısız olacağını söyleyen bir felsefe akımıdır. Bu felsefe akımının en büyük öncülerinden birisi Albert Camus'dur ve "Yabancı" romanı, bu felsefe akımının en dikkat çeken ve en çok üstüne konuşulup incelemelere konu olan romanlarından birisidir. Peki, Albert Camus kim? Albert Camus "Umutsuz bir edebiyat ne demek olabilir? Umutsuzluk susar. Kaldı ki susmak bile, eğer gözler konuşuyorsa, bir anlam taşır. Gerçek umutsuzluk can çekişme, mezar ya da uçurumdur. Umutsuzluk konuştu mu, hele yazdı mı, hemen bir kardeş el uzanır sana, ağaç anlam kazanır, sevgi doğar. Umutsuz edebiyat sözü birbirini tutmayan iki sözdür. Çünkü edebiyat olan her yerde umut vardır.” diyen bir değerli bir yazar. Edebiyat ve anlam arayışı hakkında fikirleri açık ve bellidir. O, ölümü bir yenilgi olarak görür. Albert Camus, 1913 yılında Cezayir'de doğmuş, 1934 yılında evlenmiş, gençlik yıllarında yakalandığı tüberküloz yüzünden çok acı çekmiş, 1957 yılında Nobel Edebiyat Ödülünü kazanmış, çeşitli romanları edebiyat dünyasına kazandırıp talihsiz bir otomobil kazasına kurban giderek 1960 yılında vefat etmiştir. Albert Camus'un yabancı romanında Meursault karakteri, toplumun dışına çıkmış, kendi kendine bile yabancılaşmış, absürt, anlaması ve kavraması güç, bazı noktalarda sizi sinirlendiren, fikirleri kapalı kutu olan, herhangi bir şey hakkında herhangi bir şekilde ek yorumu olmayan ya da olduğu halde herhangi bir şey söylemeyen, aitsiz, yaşama karşı tutkusu olmayan ama cinsel dürtüleri çok aktif bir şekilde çalışan bir karakter. Kitaptaki yan karakterlerin hepsi Albert Camus'un Meursault karakteri için değersiz, sonunda ölüme gidilecek bir yolda birisi size evlilik hakkında bir soru soruyor ve siz size şu cevabı veriyorsunuz herhangi bir şeyi sorgulamadan: "herhangi biri teklif edecek olsa yine kabül ederdim, benim için önemli değil." Meursault, böyle bir karakter işte. Kitaptaki adalet kavramına da azıcık değinelim: Bu kitapta adalet kavramı direkt ele alınmıyor fakat yargının ne kadar çarptırılabileceğini, yargılandığı bir olayın sağa sola kaydırılarak bir kişinin elindeki en önemli şeyi elinden almanın ne kadar kolay olduğunu Camus gözler önüne seriyor. Keyif kaçıran detaylara girmeden anlatmak istediğim şeyi anlatmak olabildiğince zor. Camus'un Meursault karakterinin din, yaşam ve insan tahlilerindeki düşünceleri not edilesi derecede iyi. "Avazım çıktığı kadar bağırmaya başladım, hakaret ettim, duasını istemediğimi, yok olmaktansa yanmanın daha iyi olduğunu söyledim. Cüppesinin yakasına yapışmıştım, içimin, sevinç ve öfkeyle karışık bütün taşkınlıklarını üzerine boşaltıyordum. Ne kadar da dediklerinden güvenli görünüyordu değil mi? Oysa onun güvendiği şeylerden hiçbiri bir kadın saçının bir tek teline bile değmezdi." Kitabı sindirerek okuyup anlamak, benim yaptığım gibi bir günlük okumadan daha verimli olacaktır diye düşünüyorum. Küçük bir sitem ile bu kitaba yaptığım karalamayı sonlandırmak istiyorum. Bu kitabı incelemek kitaptaki sürpriz kaçıran detaylara girmeden birazcık zor bir iş. Ben de kitabı okumadan önce önden az çok inceleme okurum, dediğim gibi bunu yapma sebebim kitabı okurken çok farklı beklentilerle kitabı okuyup bitirdikten sonra kitabın hakkını çiğnememeye çalışmaktır. Fakat, iki inceleme okuyayım dedim ve kitabın 113 sayfalık tüm içeriğini sadece bu incelemelerde fark ettim ve kitabı okurken açıkçası birazcık ayakta uyudum. Burada küçük bir rica ediyorum; lütfen incelemelerinizde sürpriz kaçıran detaylar varsa bunu incelemelerinizde belirtin! Ha bu arada, incelemelerin hakkını vereyim, hepsi değerli ve güzel incelemeler, kitabı okumadan önce okuduğum incelemeler var, ama eğer kitabı okumamış bir okuyucuysan bu bağlantıları kitabı okuduktan sonra okumanı tavsiye ederim: #13706002 #27201906 Kitabı okuduktan sonra izlemenizi önerdiğim, kitabı kavramanızı daha kolaylaştıracak video önerisi: youtu.be/miSu8V08ux8 Film Önerisi: Inside Llewyn Davis Outro: link.tospotify.com/Fpp1fP6H0ab
Yabancı
YabancıAlbert Camus · Can Yayınları · 2012111,8bin okunma
·
14 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.