Nereden başlayacağımı bilememenin çaresizliğiyle başlıyorum.
“Söylenecek sözün çokluğu bazen insanı dilsiz bırakır. Tıkanır kalırsınız.” sözünün hakikatine inanarak ama yine de yazmaya çalışarak başlıyorum.
“Hiçbir şey hayat kadar şaşırtıcı olamaz. Yazı hariç. Yazı hariç. Evet tabii, tek teselli yazı hariç.” cümleleriyle biten Kara Kitap’ı
Müthiş bir incelemeydi.
Ve hayat bir oyun ve oyalanma dan ibaret ti.. ve ölünce uyanacağımız bir rüya dan..
Ve altı çizilesi cümle
“Söylenecek sözün çokluğu bazen insanı dilsiz bırakır. Tıkanır kalırsınız.”
Aslında sonuna Didem Madak'tan Ah'lar Ağacının " Ne diyecektin, ne söyleyecektin
Şairlerin şahı olsan,
Bir AH’dan başka." kısmını düşündüm ama daha fazla uzatmamak için yazmadım sanırım. Demek ki Didem Madak bir tek benim aklıma gelmemiş. :)