Kitabı bırakıp aylar sonra tekrar başladım ve bitirdim. Bunun tek nedeni, "anlatıcı"nın kullandığı zamanlar. Cümlelerin yaklaşık yarısının "ek fiilin geniş zamanı" dediğimiz "-dır" ile yarısının ise şimdiki zaman olan "-yor" ile çekimlenmesi. Böyle olunca anlatıcının yazarın "kendisi" olduğunu her paragrafta hissediyorsunuz. Ahmet Mithat Efendi bile bu kadarını yapmadı.
Bunun dışında hikâyesi oldukça güzel ve sürükleyici aslında. Başkangıçta farklı, sonuç bölümünün başından itibaren farklı bakıyorsunuz olaya. Sıradan bir dedektiflik macerasının oldukça ötesinde.