Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Oscar Wilde'in yayımlanmış tek romanı olan Dorıan Gray'in Portresi. Kendisi yerine tuvaldeki portresinin yaşlanması dileyen ve bu dileği gerçekleşince yoldan çıkıp yozlaşan haz ve güzellik tutkunu yakışıklı bir adamı konu alır. İlk kez Temmuz 1890'da yayımlanmaya başlamış ve ahlaksızlığı yücelttiği gerekçesiyle özellikle İngiliz basınında büyük tepkiyle karşılanmış.Sanatın özünde ahlakdışı olduğunu ve herkesin Dorian Gray’de kendi günahını göreceğini savunan Wilde, ertesi yıl eseri genişletip sanat anlayışını açıklayan bir önsözle birlikte kitap olarak yayımlamış. Roman, yayımlanışından sonra meydana gelen olaylar, skandallar ve davalar nedeniyle "Victoria Devri" insanlarının edebiyata bakışlarının; içinde yaşadıkları dünyayı, özellikle cinsellik ve erkeklikle ilgili olarak, algılama ve anlama biçimlerinin değişmesine yol açmıştır. Yazarın hayatını incelediğimde (bir zamanlar iğneli üslubu ile geç Victoria Dönemi Büyük Britanyasının en başarılı ve ünlü yazarları arasına giren,bir dava sonucu fiili livata ve ahlaksızlıktan suçlu bulununca büyük bir düşüş yaşayan ve doğduğu ortamla tam bir zıtlık içinde Paris'te fakir bir otel odasında ölen) sona doğru bir çöküşle karşılaşırken anakarakter Dorion'la bağdaştirdim.Bir yandan ressam Basil'in kulağı bana Van Gogh'un kesilen kulağını hatırlattı.Hakkında edindiğim bilgiler karşısında şaşırdığım yazarında dediği gibi herkes bu romanda kendi günahını görecek dediği eser felsefe ve hayal ürününü dolu.
·
11 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.