Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Azınlıklar için en büyük tehditlerden biri, Türk Ceza Kanunu'nun 1926'da kabul edilen ve "Türklüğe hakaret"in 5 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını öngören 159. Maddesi'ydi. Bu madde, günümüzdeki 301. Madde'nin öncülüydü. Eğer bir gayrimüslim maruz kaldığı hakaret ve aşağılamaları şikayet etmeye cüret ederse, "Türklüğe hakaret" suçlamasıyla karşı karşıya kalabilirdi. Türkçeden başka bir dilin kullanımı bile, 159. Madde'ye göre suçlanma nedeni olabilirdi. Ayrıca Müslüman Türkler azınlıklarla olan komşuluk ilişkilerinde ve günlük yaşamın sorunlarında da bu silahı kullandıklarından, bu kanunla azınlıkların uğradığı hukuki ayrımcılık günlük yaşamda da desteklenmiş oluyordu.(56) Ankara'daki Başbakanlık Arşivi kayıtlarında, 1926'dan 1938'e kadar "Türklüğe hakaret" suçlamasıyla 1.034 başvuru belgesi bulunmaktadır. 94 belgede yer alan isimlerden, faillerin Yahudi olduğu ayrıca belirtilmemesine rağmen, bunların Yahudi oldukları anlaşılmaktadır.(57) (56) Örnekler için Haker 2002, s. 191; ayrıca Çolak 2005, s. 44. (57) Diğer 940 kayıt ezici bir çoğunlukla Rumlara veya Ermenilere aittir. Müslümanlara ait kayıtlar pek azdır, söz konusu olduğu zaman da, lakaplarından bunların Kürt, Arap veya Arnavut olduklan anlaşılmaktadır. Bunun dışında bir diğer suç unsuru olan 'Türk büyüklerine hakaret" konusunda da bir dizi vaka mevcuttur.
·
7 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.