İran Türklerinin yetiştirdiği sayısız Türk şairleri konusunu bir daha hulasa edelim: bunlar Türkçe okumuş değillerdir. Onlar, cebri olarak İran hükümetinin açtığı resmî mekteplerde veyahut eski usul medreselerde yalnız ve münhasıran Farisice okutturulmuşlardır. Asıl ana dilleri olan Türkçeyi mekteplerde değil, evlerinde ve Türk halkı arasında öğrenmişlerdir. Hattâ mekteplerdeki Türk talebe öz aralarında Türkçe konuşmak hakkından mahrumdurlar. Bu tazyiklere ve sıkıntılara rağmen, Fars diliyle okutturulmuş bulunan Türk soylu şairler eserlerini Türkçe yazmışlardır, ki bu da İranda milyonlarca Türkün varlığına hakikî bir delil teşkil eyler.. İranda Fars dili ve Fars edebiyatı hükümetçe himaye gören resmi ve edebiyat dili olmasına bakmayarak, Tebrizde Türkçe edebiyat âbideleri yaratan değerli ve cesur Türk şairleri Türkçe eserler vücuda- getirmekten çekinmemişlerdir. Ve bu şairlerin asıl kıymetleri de bundan ileri gelmektedir. İranda hiç bir zaman Türk dili resmî devlet dili olmadığından oradaki Farslar cebren Türkçe okutturulmamışlar ve bu yüzden herhangi bir sıkıntı çekerek dillerini değişmeğe mecbur tutulmamışlardır. Tersine olarak oradaki Türkler daima Fars diliyle cebren okutturulmuşlar ve Türk halkı Fars tesiriyle millî varlığından uzaklaştırılmağa çalışılmıştır. Binaenaleyh, İrandaki Farsların oradaki Türkler ve Türk sultanları tarafından «Türk»leştirilmiş» oldukları iddiası yalandır ve aslâ varid olamaz. Hakikat bunun tamamen aksinedir. İranda Türkçe mektep yoktur ki, orada Türkçe yazan şair de yetişebilsin. Şimdi size İranda Fars mekteplerinde Farisice okumuş olan asil kanlı Türklerin yarattıkları Türkçe edebiyat örneklerini bir mukaddeme ile birlikte sunacağız. Bu yazılar denizden bir damla kabilinden birşeydir. Bunu sonra toplu surette size takdim etmeğe çalışacağız. Bundan önce İran Türklerinin (halk edebiyatı) örneklerini veriyoruz. Bu edebiyat hiç bir yerde okumamış halk ağzından çıkmış ve halkın hakikî varlığını temsil eden hakikî ve en doğru birer vesikadır. (Halkiyat) denilen ve Avrupalılarca (Folklor) adlanan bu halk edebiyatı bütün yabancı kültürlerin tesirinden âzâde, halkın öz içinden doğan ve Türk halk ruhunun birer tecellisi olan ve şairleri meçhul edebiyattır, ki bu katıksız Türk şiirleri dahi İrandaki milyonlarca Türkün varlığına delâlet eden yine birer belgedir. Bu halk edebiyatından başka bir de halk içinden yetişen hakikî halk şairleri vardır. Meselâ: (Âşık Abbas), (Âşık Mâsum), (Âşık Emrah) vesaire gibi, ki bunlar hakkında da ayrıca malumat verilecektir. Şimdi ilk önce halk türkülerini, şive hususiyetini gözeterek veriyoruz:
TEBRİZ HALK TÜRKÜLERİ
1 — Gül ağacı degilem
Her gelene egilem
Elini çek elimden
Men sevgilin degilem.
Nice bile arz eyliyim:
Kızıl gülem men,
Kollarını sal boynuma
Sevgilinem men.
2 — Elimde eli yarim
Olmuşam deli yarim
Bu günüm böyle geçti
Sabahı geli yarim.
Nice bile arz eyliyim:
Kızıl gülem men,
Kollarını sal böynuma
Sevgilinem men.
3 — Kaşların kara neylim
Çekilip dara neylim
İsterem görüm seni
Uzaktır ara neylim.
Nice bile arz eyliyim:
Kızıl gülem men,
Kolların: sal boynuma
Sevgilinem men.
AH MARALIM, AH CANANIM !
1 — Penceremin ışığı - ah maralım, ah cananım!
Oldum didar aşığı - ah maralım, ah cananım.
Gidipdir, gelecektir - ah marahm, ah cananım!
Evimin yaraşığı ah maralım, ah canınım!
Yal varım yâre men kurban.
2 — Gövercin göle benzer
Göz yaşım sele benzer
Men yardan ayrılalı
Küçeler çöle benzer (Küçe - sokak)
Ah maralım, ab cananım!
Yalvaran yâre men kurban.
3 — Saralmışam, solmuşam
Bulut gibi dolmuşam
Ağlamayıp neyliyim
Yârimden ayrılmıştım
Ah maralım, ah cananım
Yal varını yâre men kurban
NAY NAY - NAYINA !
1 — Otağını gezerem
Çevresini bezerem
Aylar yıllar gelmesen
Bes men nece dözerem?
Nay . nay - nayına
Kurban olum canına
Hardan gelim yanma?
2 — Kaşların horasanı
Kim saldı (tor) e seni
Yalvarıram Tanrıya
Tez salsın yola seni
Nay - nay - nayına
Kurban olum canına
Hardan gelim yanına?
3 — Ucadır boyun senin
Uzaktır yolun senin
Sen çok şirin değilsen
Şirindir suyun senin
Nay - nay - nayına
Kurban olum canına
Hardan gelim yanına?
4 — Almanı attım göle
İlişti kızıl güle
Bir tane yar sevmişem
O danışa men gülem.
Nay _ nay - nayına
Kurban olum canına
Hardan gelim yanına?
KIZIL GÜLEM MEN !
1 — Al gülü attım çaya
Cemalin benzer aya
Cevan ömrüm çürüdü
Ayları saya saya
Nice bile arz eyliyim: Kızıl gülem men
Kollannı sal boynuma, sevgilinem men.
2 — Bu dağ o dağa bakar
Aradan çaylar akar
Kör olsun inenim gözüm
Sensiz dünyaya bakar
Nice bile arz eyliyim: Kızıl gülem men
Kollarını sal boynuma, sevgilinem men.
3 — Kaşların oktur senin
Kirpiğin çoktur senin
Men seni çok severem
Haberin yoktur senin
Nice bile arz eyliyim: Kızıl gülem men
Kollarım sal boynuma, sevgilinem men.
4 — Kızıl gül oyum oyum
Derip koynuma koyum
Bülbül gülden doymuyor
Men senden nice doyum?
Nice bile arz eyliyim: Kızıl gülem meıı
Kollarını sal boynuma, sevgilinem men.
SARI KIZ !
1 — Bardan uzak Gencedir
Saçın pençe pençedir
Ölüm Tanrı işidir
Ayrılık işkencedir
Peh - peh sarı kız!
Bahçelerin narı kız
Koyma meni yalnız
Ay kız, ay kız!
İran Türklerinin mevcudiyetini tekzip eden Şehnamecilere bu türküler en kuvvetli bir cevaptır. Türk olmayan halk; bu kadar güzel türküler yaratamaz. Zaten bir milletin varlığına en kuvvetli belge o milletin folklörüdür. Folklor, mektep terbiyesiyle değil, tabiî olarak her milletin özünü teşkil eden halkın içinden tabiî bir şekilde doğar. Müteassıp Farsçıların yüzü kızarsın!
GEL - GEL, BOYUNA KURBAN !
1 — Dağlar başı tütündür
Kimin gönlü bütündür?
Eğil öpüm yüzünden
Dünya ölüm itimdir (itim - kayıp)
Gel - gel, boyuna, kurban
Danış, diline kurban
Elde gülüne kurban
2 — Su gelir taşa değer
Kirpikler kaşa, değer
Yarın bir çift öpüşü
Kohum kardaşa değer
Gel - gel, boyuna kurban
Danış, diline kurban
Elde gülüne kurban
3 — Yarimin boyu kule (yüce)
Kurbanam şirin dile
Dodakları benziri
Açılmış kızıl güle
Gel - gel, boyuna kurban
Danış, diline kurban
Elde gülüne kurban
4 — Yâr yaylığın mendedir
Bak - bak bu sinemdedir
Dünyam gözel alsa
Menim gözüm şendedir.
Gel - gel, boyuna kurban
Danış, diline kurban
Elde gülüne kurban
5 — Kolunda kızıl koza (altın düğme)
Yermiş Zergere (kuyumcu) boza
Menim gözüm düşüptür
Komşumuzda bir kıza
Gel - gel, boyuna kurban
Danış, diline kurban
Elde gülüne kurban
LALA LALAY LAY !
1 — Bahçeler barı - hala lalay lay!
Ayvası narı, hala lalay lay!
Dur gel yanıma, hala lalay lay!
Sen kimin yari? hala lalay lay!
Haray! ellerinden. (Haray - imdad)
Öperim tellerinden.
2 — Bahçe bar ister . hala lalay lay!
Ayva, nar ister - hala lalay lay!
Menim bu gönlüm . bala lalay lay!
Taze yâr ister - hala lalay lay.
Haray! ellerinden.
Öperim tellerinden.
3 — Kaşların eğme hala lalay lay!
Gözlerin eğme, hala lalay lay!
Tarhı gariptir, hala lalay lay!
Gönlüne değme, hala lalay lay!
Haray! ellerinden.
Öperim tellerinden.
4 — Başta arekçin, hala lalay lay!
Belde kemerçin, hala lalay lay!
yanımda oynar, hala lalay lay!
Bir güzel laenı, hala lalay lay!
Haray! öz gülümsen,
Sen menim sevgilimsen.
5 — Gitme gözümden, hala lalay lay!
Gidereni özümden, hala lalay lay!
Dur gel yanıma, hala lalay lay!
Çıkma sözümden, hala lalay lay!
Haray! öz gülümsen,
Sen menim sevgilimsen.