Gönderi

II. KİTAP
insan yaşlı da ölse genç de ölse ölünce aynı şeyi yitirir; şimdiki zaman insanın yoksun kalabileceği biricik şeydir, çünkü sahip olduğu biricik şeydir, hiç kimse sahip ol­madığı bir şeyi yitiremez. (8) (8) Bu bölüm, Grek-Roma 'avuntu' tarzını anımsatıyor (ölüm karşısında üzüntü­ den kurtulmaya çalışmak); felsefî ahlâkın başlıca amacı, geleneksel avuntunun yerine felsefî avuntuyu koymaktır. Stoacılar da, Epikurosçular gibi, uzun yaşa­ mın başlı başına iyi bir şey olmadığını öne sürüyorlardı. Önemli olan, yaşamın niteliğiydi; bu, örneğin Stoacılar için, erdemli ve usa uygun yaşamak ve erdem­li kişilerin 'kozmik' perspektifine erişmekti. Stoacılar, aynı zamanda, dünyasal- tarihsel olayların zaman içinde dönümsel olarak yinelendiğine inanıyorlardı. Marcus Aurelius da, sık sık ölüm ve yokoluş teması üstünde durmuştur. Mar­cus Aurelius'a göre; en önemli şey, bize dışsal olarak ne olduğu değil, doğru yargılara, başka bir deyişle, ussal ya da 'doğal' olana uygun yargılar oluştur­maktır.
Sayfa 44 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
··
22 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.